Güneşi, beyaz kumsalları, sualtı canlıları ve ılık suyu ile
milyonlarca turist için bir çekim merkezi olan Akdeniz’de son yıllarda artan
kirlilik, Türkiye’de turizm açısından büyük değere sahip illeri tehdit ediyor.
Akdeniz’in uluslararası deniz taşımacılığının en önemli geçiş bölgelerinden
biri olması ve kıyısı olan ülkelerdeki sanayi kuruluşlarının atıkları nedeniyle
her yıl artan kirliliğin sahil şeridine ulaşması sonucu Hatay Büyükşehir
Belediyesi, 2 adet deniz temizleme teknesi ile harekete geçti. Hatay Büyükşehir
Belediyesi Başkanı Lütfü Savaş’ın talimatıyla Hatay kıyılarında göreve başlayan
biri 10 diğer 15 metre uzunluğunda iki adet deniz temizleme teknesi, 186 km’lik
sahil şeridini temizlemek için aralıksız çalışacak.
Ayda yaklaşık 100 ton çöp çıkarılıyor
Akdeniz’deki kirlilikten en çok etkilenen illerden birinin Hatay
olduğunu dile getiren Hatay Büyükşehir Belediyesi Başkanı Lütfü Savaş,
temizleme çalışmaları içinde bir ayda yaklaşık 100 ton çöpün çıkarıldığını ve
şimdiye kadar yaklaşık 500 ton çöpün denizden arındırıldığını ifade etti. 85
personel ile deniz temizleme çalışmalarının devam ettiğini belirten Savaş,
Hatay’ın turizm açısından marka değerine zarar verebilecek bu tür sorunlarla
mücadelenin her zaman aksatılmadan süreceğini söyledi.
Başkan Savaş’tan uluslararası çevre örgütlerine çağrı
Başkan Lütfü Savaş, Akdeniz’in temizliği konusunda kıyısı
bulunan ülkelerin ilgili makamlarına ve uluslararası çevre örgütlerine
işbirliği çağrısında bulundu. “Hatay Büyükşehir Belediyesi olarak üzerimize
düşeni yapmaya çalışıyoruz” diyen Başkan Lütfü Savaş açıklamalarına şöyle devam
etti: “Akdeniz, dünyanın en popüler turistik merkezlerinden biri. Deniz
kirliliğini minimum seviyeye indirip bölgenin popüler özelliğini koruyabilmemiz
gerekiyor. Çevre örgütlerinin de katkısı ile konuyu uluslararası alana taşımak
istiyoruz. Çünkü kirlenme önlenmedikçe temizleme çalışmalarının yeterince fayda
sağlaması çok zor. Bu nedenle temizlik çalışması kadar kirletmenin de önlenmesi
için Akdeniz üzerinden geçen gemilerin havadan kontrol edilmesi konusunda
devletlere büyük sorumluluk düştüğü kanaatindeyim. Turizm kadar sualtı
canlılarının da yaşam alanları korunmaya muhtaç. Caretta Caretta ve Chelonia
Mydas (yeşil deniz kaplumbağaları) gibi deniz kaplumbağaları nesli tükenme
tehlikesiyle karşı karşıya. Ekonomik menfaatler yüzünden biyolojik zenginlik hiçe
sayılmamalıdır. Biz bu anlayışla kıyılarımızda masmavi bir Akdeniz için
harekete geçtik. Hedefimiz Hatay’ın tüm sahil şeridini çöplerden arındırmak ve
tertemiz bir hale getirmek.”