“TÜRKİYE’NİN CUMHURİYET HALK PARTİSİ’NE İHTİYACI VAR”
Gazette Gazetesi İmtiyaz Sahibi Fatma İnci Gül ve Yönetim Kurulu Başkanı Adem Aköl, Av. Emrah Kozay’ı ziyaret etti. Kozay, ziyaret esnasında gündemi de değerlendirdi. Av. Kozay, hedeflerinin Cumhuriyet Halk Partisi’ni yerelde ve genelde iktidara taşımak olduğunu kaydederek, “Bugün, Türkiye’nin gerçek anlamda CHP iktidarına ihtiyacı var. Adana’nın bugün içinde bulunduğu anlatmaya bile gerek yok. Bu kentte yaşayan herkes Adana’nın yaşadığı gerileme dönemini bizzat yaşadı. Türkiye genelinde de durumun farklı olmadığı ortada” dedi.
“ADANA’YI SOSYAL DEMOKRAT ANLAYIŞLA DEĞİŞTİRECEĞİZ”
Adana’nın sahip olduğu tarım, sanayi, turizm, tarih, doğa potansiyeliyle en talihli illerin başında geldiğine dikkat çeken Başkan Kozay, “Adana aynı zamanda en talihsiz kentlerin de başında geliyor. Adana’yı geçmişte yönetenlerin geleceği görememesi, kentin gelişimini sağlayacak hizmetleri hayata geçirmemesi bugünkü durumun en önemli nedenidir. 31 Martta yapılacak yerel seçimlerde Büyükşehir Belediyesi’ni CHP’li yapacağız ve sonrasında Adana’nın sosyal demokrat yönetim anlayışıyla nasıl değiştiğini göreceksiniz” diye konuştu.
Gazette Gazetesi İmtiyaz Sahibi Fatma İnci Gül ve Yönetim Kurulu Başkanı Adem Aköl, Cumhuriyet Halk Partisi Adana İl Başkanı Av. Emrah Kozay’ı ziyaret etti. Av. Emrah Kozay, Cumhuriyet Halk Partisi’nin 2019 Mart Yerel Seçimlerinde Adana Büyükşehir Belediyesi’ni kazanacaklarını söyledi.
İşte Av. Emrah Kozay’ın röportajı;
Okuyucularımızın sizi daha iyi tanıyabilmeleri için kendinizden biraz bahsedebilir misiniz? Emrah Kozay kimdir?
Adana’nın Seyhan ilçesinde doğup büyüdüm. Kıbrıs Yakın Doğu Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunuyum. Avukatlık mesleğimin yanında aile olarak inşaat sektöründe faaliyet gösteriyoruz. Ayrıca çiftçilik de yapıyoruz.
Siyasi geçmişinizden bahsedebilir misiniz? CHP örgütünde ne zamandan beri görev yapıyorsunuz?
Sayın Ayhan Barut’un milletvekili adaylığı için il başkanlığı görevinden istifasının ardından, 24 Haziran seçimleri arifesinde il yönetimi toplantısında İl Başkanlığı görevine seçildim. Ayrıca partinin hemen hemen her kademesinde görevde bulundum. İlçe, il ve kurultay delegeliği, il yöneticiliği, seçimden sorumlu il başkan yardımcılığı, hukuktan sorumlu il başkan yardımcılığı, Genel Merkez Tüzük Komisyonu üyeliği, dört dönem Seyhan İlçe Seçim Kurulu üyeliği, iki dönem İl Seçim Kurulu üyeliği görevlerinde bulundum. 2015 yılında merkez Seyhan İlçe kongresine üç gün kala Seyhan İlçe Başkanlığına aday oldum. Kongrede oylar eşit çıktı, seçimi de hâkim huzurunda çekilen kurada kaybettim.
CHP Adana İl Başkanlığı’nı devraldığınız günden bu yana, önceki yönetimlerden farklı olarak yaptığınız çalışmalar nelerdir?
Cumhuriyet Halk Partisi’nde devamlılık esastır. Önceki dönemlerde görev yapan il başkanlarımız ve yönetim kurulu üyeleri tarafından yaşama geçirilen çalışmaları bıraktıkları yerden devam ettiriyoruz. Elbette ki herkesin çalışma tarzı farklıdır. Partimizin ilkeleri ve programına uygun olarak daha yararlı olacağına inandığımız yeni çalışma yöntemlerini yaşama geçirdik. Özellikle seçim kazanmanın ortada seçim yokken çalışmaktan geçtiğine inanan bir anlayışla çalışıyoruz. Bunun için parti örgütlerinin çok dinamik olması gerekiyor. Seçim arifesinde seçmene gidip elini sıkarak oy tercihini değiştirmenin mümkün olmadığını biliyoruz. Bunun için alan çalışmasına dayalı, parti dinamiklerini esas alan bir ve adına “altın dokunuş” dediğimiz bir yöntemi yaşama geçirdik. Önümüzdeki yerel seçimlerde bu çalışmaların sonuçlarını hep birlikte göreceğiz.
Sayın Kozay, hem kişisel, hem de örgütsel hedefiniz nedir?
Elbette ki Cumhuriyet Halk Partisi’ni yerelde ve genelde iktidara taşımak. Çünkü bugün, Türkiye’nin gerçek anlamda CHP iktidarına ihtiyacı var. Adana’nın bugün içinde bulunduğu anlatmaya bile gerek yok. Bu kentte yaşayan herkes Adana’nın yaşadığı gerileme dönemini bizzat yaşadı. Türkiye genelinde de durumun farklı olmadığı ortada. Yaşanan ekonomik krizin en ağır sonuçlarını yine hep birlikte yaşıyoruz. İşsizlik, enflasyon almış başını gidiyor, üretim bitme noktasında. Yakın zamana kadar kendi kendine yeten sayılı ülkelerden biriyken bugün yaşamın her alanında dışa bağımlı bir haldeyiz. Bu hem sürdürülebilir değil hem de dışa bağımlılık bağımsızlığımızı tehdit eden en önemli unsur. Bu nedenle kişisel hedefim örgütümün hedefiyle aynı. O da yerelde de genelde de çocuklarımızın geleceği, ülkemizin yarınları için Cumhuriyet Halk Partisi’ni iktidara taşımak.
Türkiye’nin içinde bulunduğu bugünkü siyasi yönetim şeklini ve bu anlamda atılan adımları destekliyor musunuz?
Bildiğiniz gibi, 16 Nisan referandumunda gerçekleştirilen anayasa değişikliği ve 24 Haziran seçimleriyle birlikte parlamenter demokratik rejimden tek adamlık rejimine geçildi. Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu rejim değişikliğine karşı çıktık. Tek adamlık rejiminin sakıncalarını her yerde her koşulda ısrarla anlattık. Bugün de bu yönetim anlayışının yol açtığı olumsuzlukları hep birlikte yaşıyoruz. Tek adamlık rejimi halkın egemenliğine değil tek kişinin egemenliğine dayalı, Türkiye’ye uygun olmayan bir yönetim şekli. Örneğin; bir ülkenin temel yapısını eğitim oluşturur, yani en önemli unsur eğitimdir. Eğitim sistemi iyi olmayan ülkelerin geleceği de olmaz. Ancak bugün Türkiye olarak dünya sıralamasında 101. Sıradayız. Afrika ülkelerinin bile gerisindeyiz. Bu nedenle CHP iktidarında yeniden parlamenter demokratik rejime geçeceğiz diyoruz.
Sizce Türkiye, dünya siyasetinde etkin bir konuma gelmeyi başarabildi mi?
Bu soruya “evet” diyebilmeyi çok isterdim ancak ne yazık ki hayır. Bırakın dünya siyasetinde etkin olmayı Türkiye’nin dünyada saygınlığı bile kalmadı. Sadece Suriye politikasında yapılan hatalar, 90 yıllık barış politikalarından uzaklaşmak bile ülkemize çok büyük zararlar verdi. Son olarak Türkiye’de vahşi bir şekilde katledilen Suudi Gazeteci Cemal Kaşıkçı olayında Türkiye’nin duruşu bile dünya siyasetinde nerede olduğumuzu gösteriyor.
Ekonomik anlamda alınan tedbirleri yeterli buluyor musunuz?
Elbette ki hayır. Önlem adı altında açıklanan kararlar ekonomide yaşanan krizi çözmekten çok uzak. Kamu kurumlarındaki israfı, lüksü, şatafatı bitirmeden ekonomideki krizi çözebileceğinize kimse inanmaz. Dövizdeki fahiş artışla birlikte Türk Lirası’nın değerinde büyük bir kayıp yaşandı. 1600 liralık asgari ücretle evine ekmek götürmeye çalışanların yaşadığı mağduriyeti gidermeye yönelik atılan bir tek adım, asgari ücretin altında emekli maaşı alanların halini söylemeye gerek bile yok. İktidarın açıkladığı önlem paketleri “sözde önlemler”den başka bir şey değildir. Üzülerek söylüyorum ki, daha kötü günler bizi bekliyor.
Peki, Cumhuriyet Halk Partisi hem siyasi ve hem de ekonomik alanda sizce hangi yöntemleri izlerdi?
Bildiğiniz gibi Cumhuriyet Halk Partisi ulusal kurtuluş mücadelesini gerçekleştiren Kuvayı Milliye’nin devamı olarak Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk tarafından kurulan ve Cumhuriyet devrimlerini gerçekleştiren partidir. CHP halkın partisidir. CHP’nin önceliği her zaman için Türkiye’dir, ülkemizin ve halkımızın çıkarıdır. CHP’nin ürettiği sosyal demokrat politikaların tamamı Türkiye’nin kalkınması, refahı, halkımızın huzuru ve mutluluğu içindir. Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ve genel merkez yöneticilerimiz sık sık yaşanan ekonomik sorunların çözümü için yapılması gerekenleri paylaşıyorlar ancak iktidarın “ben yaptım oldu”, “her şeyi ben bilirim” anlayışının sonucunu görüyorsunuz.
Yaşadığımız kent Adana’nın bugünkü ekonomik ve yapısal durumunu beğeniyor musunuz?
Adana’da yaşayan hiç kimsenin bu soruya “beğeniyorum” yanıtını vereceğini sanmıyorum. Çünkü yıllardır her alanda gerileyen, kentleşemeyen, sosyal dokusu bozulan, üretimden uzaklaşan bir kentin halinden kimse memnun olmaz.
Adana niye bu durumda? Bunu kırabilmek için CHP’nin özel bir çalışması var mı?
Adana sahip olduğu tarım, sanayi, turizm, tarih, doğa potansiyeliyle en talihli illerin başında gelmesine karşın, aynı zamanda en talihsiz kentlerin başında geliyor. Adana’yı geçmişte yönetenlerin geleceği görememesi, kentin gelişimini sağlayacak hizmetleri hayata geçirmemesi bugünkü durumun en önemli nedenidir. 31 Martta yapılacak yerel seçimlerde Büyükşehir Belediyesi’ni CHP’li yapacağız ve sonrasında Adana’nın sosyal demokrat yönetim anlayışıyla nasıl değiştiğini göreceksiniz.
Nasıl bir Adana hayal ediyorsunuz Sayın Kozay?
Daha çağdaş, daha yaşanabilir, yaşam standartları yüksek, mutlu insanların yaşadığı, herkesin gıptayla baktığı ve yaşamak istediği, örnek gösterdiği bir Adana hayal ediyorum. İnanıyorum ki, 31 Mart’tan sonra bu hayalim CHP’nin sosyal demokrat belediyeciliği ile kısa zamanda gerçeğe dönüşecek.
Gündemimizi en fazla meşgul etmeye başlayan 31 Mart 2019 yerel seçimlerle ilgili olarak partiniz nasıl bir strateji uygulamayı planlıyor?
Stratejimiz hem Adana Büyükşehir Belediyesi’ni CHP’li yapmak hem de üç olan ilçe belediyesi sayımızı artırmak üzerine kurulu. Bunun için genel merkezimizle eşgüdümlü bir şekilde çalışıyoruz. “Altın dokunuş” adını verdiğimiz parti dinamiklerini esas alan bir çalışma yöntemini hayata geçirdik. Sandık güvenliğine yönelik çalışmalarımızı başlattık, çok çalışıyoruz, inanıyoruz ve kazanacağımızı biliyoruz.
Bu anlamda diğer partilerle iş birliği yapılacak mı?
Biz ittifakı sandıkta halkımızla yapacağız. Adaylarımız toplumun tüm kesimlerini kucaklayacak, kentin sorunlarını çözecek nitelikte adaylar olacak. Adanalılar, hangi siyasi görüşe sahip olursa olsun bu nitelikteki adaylara oy vererek ittifakı sandıkta yapacak.
Adana için hedefiniz nedir ve nasıl bir sonuç öngörüyorsunuz?
Adana Büyükşehir Belediyesini kazanacağız. Üç olan ilçe belediyesi sayımızı da artıracağız. Adana kazanacak, CHP kazanacak, halkımız kazanacak. Herkes kazanacak. Adana’yı hep birlikte çağdaş, yaşanabilir bir kent haline getireceğiz.
Adana’nın mevcut CHP’li belediyeleri sizce vatandaşa yeterli hizmeti götürebildi mi?
Seyhan, Çukurova ve Karataş belediyelerimiz imkânları ölçüsünde, sorumluluk alanlarında yaşayan vatandaşlarımıza en iyi hizmeti götüren belediyelerdir.
Adana’da görev üstlenecek yeni CHP’li belediyeler sizce Adana’yı hayal ettiğiniz seviyeye çıkarmayı başarabilecek mi?
Kesinlikle. Hiç şüphem yok.
Son olarak Adanalılara vermek istediğiniz mesaj nedir?
CHP olarak her zaman halkımızın sağduyusuna inandık ve güvendik. Adana’yı hak ettiği yere taşımak için çok çalışıyoruz ve halkımızın da desteği ile bunu başaracağımızı halkımızın bilmesini istiyorum.
Gazette Gazetesi olarak verdiğiniz yanıtlar için teşekkür ederiz Sayın Kozay, başarılar dileriz.
Ben teşekkür ederim.