HABER/FOTOĞRAF: MEHMET AKİF ORTAÇ - Şahin, “Süresiz nafakayla ilgili çalışmalar devam ediyor. Evlilik birlikteliği süresi kadar nafaka ödensin şeklinde görüşler var.” dedi.
İşte Avukat Enes Şahin ile gerçekleştirdiğimiz röportaj:
Artan boşanma vakalarını neye bağlıyorsunuz?
Maalesef son dönemlerdeki boşanma vakaları önceki yıllara göre çok daha fazla artış göstermektedir. Bunun asıl sebebi ekonomik problemlerdir. Ekonomik problemler de aile içi anlaşmazlıkları beraberinde getirmektedir. İnsanların birbirlerine olan tahammül seviyelerinin azalması ve aile bağının sağlam kurulamamış olması da boşanma davalarında en büyük sebep olarak gösterilebilir.
Boşanma ile oluşan Nafaka nedir?
Nafaka boşanma davasıyla beraber açılan, boşanma davası devam ederken açılabilen ve boşanma davası bittikten bir yıl içerisinde de açılabilen, ekonomik anlamda ihtiyacı olanın diğer taraftan talep etmiş olduğu şayet çocuk varsa çocuklar için de talep edilebilen bir alacak türüdür. Boşanma davalarında eşler birbirlerinden nafaka talep edebilir. Ama bunun tabi ki bir takım şartları vardır. Dava devam ederken eşlerin birbirlerinden talep ettiği nafaka tedbir nafakasıdır. Bu ekonomik durumu kötü olanın diğer taraftan talep etmiş olduğu bir alacak türüdür. Aynı şekilde tedbir nafakası dava sona erdikten sonra da Hâkim lüzum görürse mahkeme kararıyla yoksulluk nafakası olarak devam ettirebilir.
Nafaka ne kadar süreyle verilir? Nafakayı sonlandıran durumlar nelerdir?
Türk Medeni Kanunu’nda 12 Mayıs 1988’de yürürlüğü giren madde gereğince ‘nafaka süresiz olarak uygulanacaktır’ şeklinde bir ibare geçmektedir. O tarihten günümüze bu şekilde uygulanmaktadır. Ancak her ne kadar süresiz uygulanıyor olsa da nafakayı ortadan kaldıran bazı sebepler vardır. Bunu ortadan kaldıran asıl sebep nafaka alacaklısının evlenmesidir. Evlenmeyle beraber herhangi bir davaya gerek kalmaksızın nafaka hükmü ortadan kalkar. Bunun dışında dava açarak, bazı koşulların uygun olması halinde de bu nafaka hükmü ortadan kalkabilir. Kanunda bunlar maddeler şeklinde belirtilmiştir. Nafaka alacaklısı her ne kadar evlenmemiş olsa dahi evlilik birliği şeklinde bir hayat sürdürüyorsa nafaka hükümlüsü bunu ispatlaması halinde nafaka hükmünü ortadan kaldırabiliyor. Bir diğer madde ise, nafaka alacaklısının yoksulluktan çıkmış halidir. Eşlerin birbirlerine vermiş olduğu nafaka yoksulluk nafakasıdır. Nafaka alacaklısı eşin asgari geçim düzeyinde yoksulluğa düşmemesi için verilen nafaka olduğundan bu yoksulluk halinin ortadan kalması durumunda da nafaka hükmü ortadan kalkar. Örneğin nafaka alacaklısının bir işe girmesi nafakayı sonlandırır. Bununla birlikte nafaka alacaklısının haysiyetsiz bir yaşam sürdürdüğü de ispatlanabilirse bu durum da nafaka hükmünü ortadan kaldırır.
Sizce, Nafaka ile ilgili nasıl bir düzenleme yapılması lazım?
Uygulamada evlilik birliğinin kaç yıl sürdürüldüğüne bakılmaksızın, kanundaki belirtilen koşulların oluşması durumunda mahkeme kararıyla nafakaya karar verilebilir. Ancak bu nafakalarda yer alan değişen ekonomik koşulların kötüye gitmesiyle nafakanın süresiz olması insanların hayatında birçok olumsuzluğa neden olabilmektedir. Nafakanın süresiz olma durumunun ortadan kalkmasıyla ilgili kanun düzenlenmesi gündeme geldiğinde nafaka hükümlüsü kişiler beklenti içerisine girmektedir. Daha önce süresiz nafakanın kaldırılması yönünde çalışmalar gerçekleştirildi. Şuanda da kaldırılması yönünde çalışmalar devam ediyor. Bazı nafaka görüşmelerinde nafakanın süresiz değil de evlilik birlikteliğinin süresi kadar bir nafakaya tabi tutulması şeklinde görüşler sunuldu. Ancak uygulamamızda süresiz nafaka halen devam etmektedir.
Nafaka hükümlüsü maaşının ne kadarını nafaka olarak veriyor?
Hâkim nafakaya hükmederken nafaka hükümlüsü kişinin sosyo-ekonomik yapısı incelendikten sonra yetkisini en geniş kullandığı davalar, boşanma davasının içerisinde bulunan nafaka davalarıdır. Nafaka davalarda örnek veriyorum, ‘bir maaş haczinde işçinin maaşının dörtte biri haczedilir’ şeklinde açık bir madde hükmü varken nafakada böyle bir hüküm yoktur. Bundan kaynaklı olarak da hâkim nafaka konusunda karar verirken kişilerin ekonomik durumuna uygun bir şeklide takdir yetkisini kullanarak ödenecek miktarı belirleyebilir.
Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Nafaka denildiğinde genelde halk arasında oluşan yanlış bir algı vardır. Nafakanın sadece erkeğin kadına ödeyeceği şeklinde bir zorunluluk varmış gibi düşünülür. Zaten kanunda da nafaka belirtilirken cinsiyetten bahsedilmemektedir. Nafakadaki asıl amaç yoksulluğa düşen tarafın diğer taraftan talep etmiş olduğu bir alacaktır. Son dönemlerde özellikle uygulamada da karşılaştığımız bir husus olduğu için bahsetmek istiyorum. Burada yoksulluğa düşen taraf erkeğin, kadın tarafından nafaka hükmedilmeye başlanmıştır. Aslında daha önce de vardı ama son zamanlarda daha artığını söyleyebiliriz. Yani kanunda da belirtildiği gibi cinsiyet durumu söz konusu değildir.