"STANDARTLAŞMA, YEMEK TEK DÜZE HALE GETİRİYOR VE BU DA TEPKİLEŞMEYİ DOĞURUYOR"
“Tarihsel Süreçte Kaybolmaya Yüz Tutmuş Geleneksel Adana Yemeklerinin Geleceği & Korunması için Yerel Halkın ve Kurumların Rolü” Önder Köse moderatörlüğünde panel başladı. Önder Köse, Sakarya Üniversitesi Yemek Tarihçisi Prof. Dr. Arif Bilgin’e, “Geleneksel mutfağımızı korumak için neler yapmalıyız?” şeklinde sorusunu yöneltti.
Prof. Dr. Bilgin, Adana'nın kebabı ve ciğeriyle tanınan bir şehir olduğunu belirterek, bu mutfağın derinliklerine inildiğinde evlerde çok daha çeşitli yemeklerin yapıldığını fark ettiğini ifade etti. Adana kebabı ve ciğeri gibi tanınan lezzetlerin yanı sıra, zor yapılan birçok yemeğin de bulunduğunu vurguladı. Ancak, bu zorlu yemeklerin nesilden nesile aktarılamadığına dikkat çekti.
Bu durumun geleneksel yemek kültürünü tehdit ettiğini ifade eden Bilgin, kaybedilen her lezzetin, kimlikten bir parçanın yok olması anlamına geldiğini dile getirdi. Adana mutfağının korunması için daha fazla çaba harcanması gerektiğini vurguladı.
Modernliğin getirdiği merkezleşme ve standartlaşmanın, yemek kültürü üzerinde olumsuz etkiler yarattığını dile getiren Bilgin, "Standartlaşma, yemek tek düze hale getiriyor ve bu da tepkileşmeyi doğuruyor" dedi.
Bazı yemeklerin aşırı tanıtımının yerel lezzetlerin yok olmasına yol açtığını belirten Prof. Dr. Bilgin, bu durum Starbucks'ın kahvelerinin her yerde aynı tadı göstermesine benzetti.
Bilgin, bazı yemeklerin kolay yapılamayan bu lezzetlerin açıklanması gerektiğini ve yeterince tanıtılamadığını belirtti. Bu durumun aşılması için yeni oluşumlar içeren günlük önerilerde bulunuldu. Adana'nın gastronomi alanında önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayan Bilgin, Çukurova Üniversite’ sinin plan projesi var ama aslında çalışma bölümünde öğrenci yok. Gastronomi bölümünde Adana’yı karakterize eden en önemlilerden bir tanesi gastronomidir. Dolayısıyla gastronomi eğitimini ortaya koyup öğrenilebilir ve tanınır hale getirmemiz gerekir” ifadelerine yer verdi.
“YÖRESEL MUTFAĞININ ÇEŞİTLİLİĞİ, ÖZELLİKLE DÜĞÜN VE TÖRENLERDE KENDİNİ GÖSTERMEKTEDİR”
Mutfak Dostları Derneği Başkanı Esin Sungur, Köse’nin “En dikkat çeken restoranlarda neden bunlar yok dediğiniz oldu mu ve bunlar nelerdi” sorusuna şu yanıtı verdi:
"Dün bir yemek vardı daha önceki yıllarda geldiğim için gördüm biz orda kebap, ciğer, et ürünlerinin dışındaki yöresel yemekleri de yiyebileceğiz orada. Dört gözle bekledim açıkçası bir bamya dolmasından bahsedebiliriz çokta yapması kolay olmayan bir şey o iri bamyaların içinin doldurulduğu bir yemek yani ama aslında burada biraz iş ister istemez öne çıkan lezzetlere geliyor. Adana'da kebap ve ciğer çok öne çıkıyor, diğer yöresel yemekler genellikle evlerde ya da özel günlerde hazırlanıyor. Adana'daki esnaf lokantalarının daha fazla yaygınlaşması gerekiyor. Şu anda çoğu kişi, Adana'ya gittiğinde kebapçılara yöneliyor ve sayısız kebapçı öneriliyor.”
“Yöresel Yemeklerde Sürdürülebilirlik ve Çeşitlilik Vurgusu”
Prof. Dr. Oya Berkay Karaca ise “Öğrenciler yetiştiriyorsunuz, öğrenciler dışında, valiliklerde, belediyelerde ev hanımlarına yani çalışan erkeklerimize kadınlarımıza meraklı insanlar içinde yapılabilecek bir şeyler var mı” sorusunu iletti.
Oya Berkay Karaca, Valiliğin himayesinde Çukurova Üniversite’sinde desteğinin olduğu çok büyük bir etkinlik gerçekleştirildiğini ve bunun 8, yılında olduğunu söyledi.
Bu durumda sürdürülebilirliğin önemli olduğuna vurgu yapan Karaca,” Yöresel yemekler farklılaşmayı inanılmaz derecede sağlıyor. Sadece kebaptan yola çıkarak artık bunu yapmıyor olmamız gerektiğinin altını çiziyor olmamız gerektiğine inanıyorum. Biz Çukurova Üniversitesi olarak henüz öğrenci almıyoruz, yetiştiremiyoruz çok yeniyiz ama önümüzdeki yıl itibariyle almayı ümit ediyoruz” dedi.
Oya Berkay Karaca, dünya mutfaklarına baktıklarında çeşitliliğin büyük önem taşıdığını vurguladı. Bu çeşitliliğin Türkiye'de mevcut olduğunu ancak altyapının bu özgürlüğü koruyamadığını belirtti. Karaca, bu konuda daha fazla adım atılmasının genişletilmesine dikkat çekti.
KARACA, “TARIMSAL ÜRÜNLERİ AYAKTA TUTAN İKİ TANE FAKTÖR BİRİSİ COĞRAFYA BİRİSİ GELENEKSEL YAPI GELENEKSEL KÜLTÜRDÜR”
Bilgin, Adana’da festival alanını dolaştığınızda bu şalgam ve kebabın dışında en dikkatinizi çeken 3, bir ürün nedir sorusunu Karaca’ya yöneltti:
“Epey bir şeyden söz edebilmek mümkün. Onlardan birisi gene kebap türü olacak ama içli köftenin devamlı yenilmesi çok dikkat çekici bir şey. Biraz daha kenara gittiğimizde çok kısa bir şeyden bahsedeyim onu söylemezsem eksik kalacak. Şimdi biz Adana’da hangi yemekleri öne çıkartabiliriz tanıtabiliriz sorusuna cevap verdiğimizde bence bu tarihsel tecrübeler ürünlerin yemek olsun diğer tarımsal ürünleri ayakta tutan iki tane faktör birisi coğrafya birisi geleneksel yapı geleneksel kültürdür”
ESİN SUNGUR, "KİMİMİZİ KAYBETMEMEK İÇİN YEMEKLERİMİZİ YAPMALIYIZ”
Mutfak Dostlar Derneği Başkanı Esin Sungur, bakanlık işaretlerinin önemine dikkat çekerek, Türkiye'de birçok şeyin sözde var olup özde mevcut olmadığını vurguladı.
Adana haklına ricada bulunan Sungur, "Kimimizi kaybetmemek için yemeklerimizi yapmalıyız. Annelerimizden öğrenelim; eğer bilmiyorsak ve bilen kalmamışsa bir üniversiteye başvurmalıyız" dedi. Bu konuda toplumun bir araya gelerek baskı oluşturmasının ve bölgesel lezzetlerin kayıtlarını birleştirmenin son derece önemli olduğunu söyledi.
Etiketler:
Adana Lezzet Festivali Yerel Halk Yemeklerin Korunması Sondakika Adanahaberleri