İntibak Yasası ve emekliyi ilgilendiren daha nice konular üzerine konuştuğumuz o röportaj;
Sizi biraz tanıyabilir miyiz?
Ben Tüm Emekliler Dul ve Yetimler Derneği Adana Şube Başkanı Ahmet Kahraman. 11 yıldır bu görevi yapmaktayım. Bunun öncesinde uzun yıllar sendikacılık yaptım. Şimdi de emeklilere hizmet etmek için bir gayret içerisinde olup bu hususta dernek içerisinde çalışmalar yürütüyoruz.
Derneğin tarihçesinden bahsedebilir misiniz?
1989 kurulmuş Türkiye genelinde 60 şubesi, 700 binin üzerinde üyesi olan bir dernektir.
Adana şubesi olarak derneğiniz burada neler yapıyor?
Adana şubesi olarak yaklaşık 7 bin civarında kayıtlı üyemiz var. Buradaki faaliyetlerimiz genellikle sağlık üzerinde olup bazı hastanelerle anlaşmamız var. Yüzde 25, yüzde 50 ve yüzde 75 oranlarında muayene ücretlerinin kısıtlı olarak ödenmesi gibi, Karataş Ormanaltı Plaj yeri ile anlaşmamız var. Çiftehan kaplıcalarıyla da anlaşmamız var. Buralardan indirimli bir şekilde yararlanabiliyoruz. Buradaki üyelerimize talaş, kömür, odun taksitli verilmektedir. Çukurova şubemiz aracılığıyla üyelerimizi TOKİ’lere kaydettik. Bu konuda da emeklilere kolaylık sağlanmalı Çalışmalarımız genel olarak bu şekilde sürüyor.
Emeklilerin beklentileri nelerdir?
Bizler enflasyona endeksli olarak maaşlarımızı alıyoruz. Yüzde 6 memur emeklisine yüzde 5 ise işçi ve Bağ-kur emeklisine çıktı. Bu beklentilerimizin çok altında olup beklentilerimiz seyyanen 500 liraydı. Aslında bizim enflasyonumuz yüzde 30’dan aşağı değil. Çünkü bizim bütün harcamalarımız gıdaya gitmektedir. Verilen bu yüzde 5’lik zammı hiç almamış gibi görüyoruz. Bunun yanı sıra diğer hizmetlerde de yararlanamıyoruz. Sosyal güvencesi olan bir kişiye en basidinden bir kömür yardımı dahil yapılmamaktadır. Emekli, dul ve yetim ne yazık ki bu tür yardımlardan faydalanamıyor. Bunların düzeltilmesini bekliyoruz.
Peki, yeni seçilen Belediye Başkanı Zeydan Karalar’dan ve genel olarak belediyelerden beklentileriniz var mı?
Adana’da yeni bir sayfa açıldı tabii. Herkes gibi bizlerin de beklentisi var. Belediyedeki sosyal yardımlardan yararlanamıyoruz. Bir ara iletişim içerisine girdik ve yolladığımız bir emekli sosyal güvencesi var diye geri çevrildi. Ama bu sosyal güvence karın doyurmuyor maalesef. 800 lira alan emeklilerimiz var. Bu insandan geçinmesini bekleyemezsiniz. Bu noktada belediyelerin de yardım etmesi gerekmektedir. Sayın Karalar’dan bu hususta beklentilerimiz var. İş yoğunluğunu bildiğimizden dolayı kapısını çalamadık henüz ama kapısını çalacağız. Beklentimiz de umudumuz da var başkanımızdan. Emeklileri dinleyeceği bir birim kurmalı ve emeklileri orada dinlemelidir. Otobüslerde geçerli olan 65 yaş üstü serbest kartların 60 yaşa düşürülmesini istiyoruz. ‘Can’ diye tabir ettiğimiz toplu taşıma araç şoförlerinin emeklilerle çok fazla didiştiklerine şahit oluyoruz. Ve duraklarda araçlara alınmadıklarını duyuyoruz. Belediyeler bu araçlara katkı sağladığını ifade ederken şoförler ise bir katkı almadıklarını söylüyorlar. Buna bir çare bulunması gerekiyor. Şikayet merci yeri bile yok ne yazık ki. Sıcağın altında, yağmurun altında belediye otobüsü beklemek zorunda kalıyorlar. Bundan 8 yıl önce eski vali Sayın İlhan Atış ile görüşmemiz oldu ve o görüşmede klimasız araçların yola çıkmamasını talep ettik. Sağ olsun bunu hemen icraata döktü ve klimasız hiçbir toplu taşıma aracı kalmadı. Belediye başkanlarının böyle emekli derneklerinin 3 ayda ya da 5 ayda bir kabul etmesi gerekiyor ve emekliyi dinlemesi gerekiyor diye düşünüyorum.
İntibak yasası bildiğiniz gibi gündemden hiç düşmedi. Bu konuda neler düşünüyorsunuz?
Zamanında bakan Sayın Faruk Çelik’e 1200’ün üzerinden bir intibak yasası istedik. Sayın çelik bana, bunu yapamayacaklarını böyle bir bütçenin olmadığını söylemişti. Milli gelirimizin her sene artması lazım esasen ve o milli gelirden emekliye aktarılması gerektiğini bu maaş ile bir emeklinin geçinemeyeceği vurgusunu yapmıştık. Şimdi sil baştan bir intibak yasası çıkacak. Emeklinin kurtuluşu intibak yasası ile olabilecek bir şey. Asgari ücretle emekli olan bir kişiye 835 lira maaş bağlanıyor. Eskiden bu oran 1000 liranın üstündeydi. Bu konuya ilişkin bir intibak yasası zaruridir.
Ülkedeki ekonomik durumun kötüye gitmesi en çok emekliyi etkiliyor diyebilir misiniz?
Bu durum en çok dar gelirliyi doğal olarak emekliyi ve hiç geliri olmayan işsizi etkiliyor. Akabinde küçük esnafı, çiftçiyi herkesi etkiliyor elbette ki. Vergilerimiz çok yüksek. Bu durumdan en çok etkilenen, enflasyon üzerinden maaş alan biz emekliler oluyor. Bizlere zam geliyor lakin aynı oranda da her şeye zam geliyor. Bu oranlar dengelenmeli.
Son olarak eklemek istedikleriniz var mıdır?
Vurgulamak istediğim bir konu var, emekliye verilen zam ile bu ülke batmaz. Çoğu emekli asgari ücretin altında maaş alıyor. Ve tekrar ediyorum, bizlere verilen bu zamları, zam olarak görmüyoruz. Verilen zamdan hemen sonra elektrikten benzine her şeye zam geldi. Yani bu zamlar verildiği gibi geri alınmış oldu bizlerden. Ve son olarak sizlere çok teşekkür ediyorum. Bizlerin sesi olduğunuz için tüm emeklilerimiz adına da teşekkürlerimi iletiyorum.