Gazette muhabiri Mert Er'in sorularını yanıtlayan Prof. Dr. Evrüke, Perinatolojinin Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı'nın yan dalı olduğunu belirtirken, bu bilimin temel ilgi alanını, hem anne hem de anne karnındaki bebeği ilgilendirdiğine dikkat çekti.
SAĞLIKLI BEBEK İÇİN SAĞLIKLI BESLENME Sağlıklı bir bebek dünyaya getirmek için hamilelik süresince anne adayının beslenmesine özen göstermesi gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Evrüke, gebelikte özellikle "su"yun son derece önemli bir besin maddesi olduğunu bildirdi. Evrüke, ayrıca anne adaylarının gebelikte artmış iyot ihtiyacını karşılamak için iyotlu tuz kullanmalarını önerirken, "Genelde proteinden zengin karbonhidrattan kısıtlı beslenme gebelikte tercih edilendir" diye konuştu.
Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi ve Adana'nın en ünlü Perinatoloji Uzmanı Prof. Dr. Cüneyt Evrüke, hem anneyi hem de anne karnındaki bebeği ilgilendiren Perinatolojinin, ülkemizde geçmişi 1980'li yıllara dayanmasına karşın, bu süre içinde büyük gelişim gösterdiğini dile getirdi. 1990'lı yıllardan itibaren üniversitelerde perinatoloji bölümü çalışmalarına başlandığını kaydeden Prof. Dr. Evrüke, 2009'un Temmuz ayında Sağlık Bakanlığı'nca yayınlanan bir genelge ile perinatolojinin bir üst ihtisas haline dönüştürüldüğünü söyledi.
Gazette muhabiri Mert Er, ÇÜ Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cüneyt Evrüke ile bir röportaj yaptı.
Prof. Dr. Evrüke'nin, Er'in sorularına verdiği yanıtlar şöyle:
1) Adana'da özellikle bu bölgede çok seviliyorsunuz. Sizce sebebi nedir?
Hastalarımla samimi ve içten olmam, onları kendi ailem gibi görerek yaklaşımda bulunmam, telefonumu hiç kapalı tutmam, benim hastam olsun veya olmasın; sorulan sorulara hep yanıt veririm.
2) Perinatoloji nedir?
Son yıllarda en hızlı gelişen bilim dallarından biri olan Perinatoloji, Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim dalının yan dalıdır.
Bu bilimin temel ilgi alanı, hem anne hem de anne karnındaki bebeği ilgilendirir. Problemli gebelikler veya gebelik sırasında risk taşıyan durumlarda anneye ve bebeğe yapılacak yaklaşımı disipline eden ve tedavi sunan bilim dalıdır. Perinatolog ise hem annenin hem de bebeğin doktorudur. Perinatolog, gebelikte görülen tansiyon yüksekliği, şeker hastalığı gibi komplikasyonların yanı sıra, annede mevcut olan hastalıklarda oluşan gebelikleri takip etmek, çoğul gebelikler, gelişme geriliği, erken doğum, tekrarlayan gebelik kayıpları gibi pek çok sıkıntılı durumlarda tanı ve tedaviye yönelik yaklaşımları sergilemek, ultrasonografi taramaları yapmak ve ayrıca şüpheli durumlarda plasenta (çocuğun eşinden) parça almak, bebeğin içinde bulunduğu sıvıdan örnek almak, bebeğin göbek kordonundan örnek almak gibi pek çok riskli yaklaşımları tanı ve tedavi yönlendirmesi açısından uygulayan doktordur. Perinatoloji, yüksek riskli gebelikler veya Maternal Fetal tıp diye de adlandırılır.
3) Prenatal tanımın ülkemizdeki geçmişi ve gelişimi bulunduğumuz noktada şu an hangi pozisyonda?
Türkiye’de Perinotolojinin geçmişi, 1980’li yıllara dayanmaktadır. 1990’lı yıllardan beri üniversitelerde Perinotolji bölümü çalışmalarına başlamıştır. 18 Temmuz 2009’da Sağlık Bakanlığı’nda bir genelge ile bir üst ihtisas haline gelmiştir.
Önceleri bu konu ile ilgilenen doktor sayısı son derece az iken, Ultrasonografi’nin teknolojik olarak hızla ilerlemesi ve hekimlerin (Fetus as a Patient) bizim hastamız kavramı gelişimi ile giderek gelişmiş ve Türkiye’de bir üst ihtisas durumuna gelmiştir. Şu an dünyada bu ihtisas dalında yapılabilen tüm girişimsel işlemler bu konuda yetişmiş, Perinatologlar tarafından yapılabilir bir gelişim sağlanmıştır.
4) Bebeğin sağlıklı gelişmesi, ailenin arzusu, bebek anomaliler neden oluyor; çevresel faktörler mi, genetik faktörler mi daha etkindir?
Bazı doğumsal anomalilerin nedeni, kromozom veya genlerdeki kusurlardır. Bu kusurlar kalıtım yolu ile anne ve babadan geçebileceği gibi, yumurta ve sperm üretim aşamalarındaki problemlerden veya döllenme sonrası hücre bölünmelerindeki oluşan problemlerden oluşabilir. Bazı doğumsal anomaliler ise, anne karnındaki fetus’un (bebeğin) maruz kaldığı zararlı maddelerden kaynaklanabilir. Bazı ilaçlar, bazı kimyasal maddeler ile karşılaşma, bazı enfeksiyonlar problem yaratabilmektedir. Burada belirleyici faktör; hangi etkene, gebeliğin hangi dönemde, hangi süre ve şiddete maruz kaldığıdır. Bazen de birden fazla faktör rol oynamaktadır. Çoğu doğumsal anomalide ise neden bilinmemektedir.
Bazı doğumsal anomalilerin önlenmesi mümkün olmamaktadır, fakat bazıları için alınabilecek önlemler bulunmaktadır. Doktorunuzla görüşün (gebe kalmayı düşünüyorsanız) tedbirleri anlatacaktır.
Risk faktörlerini bilmezsiniz.
Risk arttırıcı faktörler şunlardır.
Bebeğinizi doğuracağınız gün 35 yaş üzerinde iseniz.
- Sizde ve ailenizde doğumsal anomali öyküsü varsa.
- Daha önce Doğumsal anomalili çocuk doğurduysanız
- Gebe kaldığınız dönemde riskli ilaçlar kullanıyorsanız.
- Diyabet (şeker) hastası iseniz.
- Alkol veya uyuşturucu kullanıyorsanız.
Mutlaka doktorunuzdan danışmanlık alınız
5) Riskli gebeliklerin takibinde ne tür önlemler alınmalıdır?
Anomali taraması.
Hamilelik döneminin başından riskli gebelikler sınıfına giren kadınlarda gebelik dönemi riskleri önceden belirlenip çeşitli tedbirlerle, olumsuzlukların en aza indirilmesi çok önemlidir. Bu ancak hamilelik dönemi boyunca, perinotoloji uzmanları tarafından gereken sıklıkla muayene (riskli gebelik takibi ve ayrıntılı incelemelerin yapılması ile sağlanabilir.
- Risk durumu mümkün olduğunca tanınmalı. (Hipertansiyon, Diyabet vs).
- Gebelik öncesi danışmanlık verilmeli.
- Erken ve sık prenatal bakım, tansiyon, kilo, idrar takibi, kan sayımı, biyokimya takipleri.
- Sıkı Antenatal takip protokolü ve Anomali taramaları.
- Doğum öncesi önlemler ve doğru doğum seçimi planlanmalı.
6) Hamilelik sürecinde sağlıklı bir bebek için anne adayı nasıl beslenmeli?
Gebelik döneminizde dengeli bir beslenme alışkanlığı edindiğinizde, sıvıyı her 30 kg’da 1 litre olacak şekilde ayarlandığında Demir preparatları düzenli kullandığınızda, kilo alımına dikkat ettiğinizde sağlıklı bir gebelik dönemini geçirmek, sağlıklı bir bebek doğurmak ve doğum sonrası formunu korumak için beslenmeyle ilgili size düşenleri tümüyle yerine getiriyorsunuz demektir. Gebelikte öğrendiğimiz beslenme şekli, tüm besin maddelerinden her birinin yeterince ve düzenli alınması şeklindedir. Gebelikte günlük öğün sayısı en az 5 olacak şekilde ayarlanmalıdır. Su, gebelikte son derece önemli bir besin maddesidir. Anne adayları gebelikte artmış iyot ihtiyacını karşılamak için iyotlu tuz kullanmalıdır. Genelde proteinden zengin karbonhidrat’dan kısıtlı beslenme gebelikte tercih edilendir.
7) Bebeğin sağlıklı gelişimi için anne adayının psikolojisi ne denli etkili?
-Anne adayının hamilelik sırasında eğer depresyona girerse ve tedavi edilmezse; kötü beslenme, depresyon dolayısıyla alkol veya sigara gibi kötü alışkanlıklara yönelme, uyku düzenindeki bozulmalar gibi nedenlerle bebekte bazı gelişim bozuklukları ortaya çıkabilir. Depresyonun etkisinde olan kadınlar, kişilerin kendilerine en iyi bakmaları gereken dönem olan hamilelikte, kendilerine bakmayarak, hem kendilerinin hem de bebeklerinin sağlığını riske atabilirler ve mutlaka tedavi edilmelidirler.
8) Anne bebek sağlığı konusunda toplumumuzda, bir bilinçlenme söz konusu mu, yoksa hala geleneksel yöntemler mi geçerli?
-Ülkemizde son yıllarda Aile hekimliğinin iyi çalışması sayesinde, toplumumuzda ciddi bir bilinçlendirme söz konusudur.
Mert Er/Gazette