Ertuğrul, “Biz, bu hastalıkla karşılaştığımızda dünyadaki örnekleri gördük ve bu sürece güçlü olarak girdik. Hem psikolojik anlamda güçlü olarak girdik hem de bununla neler yapacağımız veya neler yapmayacağımız konusunda da güçlü olarak girdik. Daha önce örneklerin olmasının bize yararı, daha önce karşılaşmadığımız bir olayda veya travmatize olduğumuz olaylarda insan olarak ilk başta şok oluyoruz. Daha önce yaşandığını gördüğümüz için de şok olma sürecini kısa zamanda geçtik. Ama buradaki sıkıntımız, biz bu hastalık sürecinde ikinci evreye girdik ve bu ikinci evre de maalesef insanlarda bir karmaşa yarattı. 65 yaş üstü insanlarımızı evlere koyduk, gençlerimiz dışarıda, çalışmak zorunda kalan insanlar dışarıda. Bu da aslında psikolojik olarak kaotik bir duruma neden oldu. Dolayısıyla 65 yaş üstü insanlar dışarı çıktığı zaman sosyal medyada tepki görmeye başladı. O yüzden insanlar kaosa sürükleniyor ve bunun engellenmesi için belli meslek grupları dışarı çıkarken, diğer insanlar evde tutulmalı” diye konuştu.
“BESLENMEMİZE DİKKAT EDELİM”
Psikolog Ertuğrul, “Kapalı alanda duruyor olmamız biz insanlar için büyük sıkıntı. Çünkü biz kapalı alanlarda kaldığımız zaman o alanları sanki yeni bir alanmış gibi algılıyoruz ama sonrasında o yeni alanı keşfe başlıyoruz. Bir süre sonra da bu durum bizde sıkışmışlık hissine neden oluyor. O keşif bitince haliyle öfkeye, korkuya neden oluyor. Bir süre sonra da o korku, o öfke psikolojik şiddete neden oluyor. Burada yapmamız gereken şey, günlerimizi planlamaktan geçiyor. Ne yapacağımızın ne edeceğimizin planını yaparsak, kendimizi hapsolmuş düşüncesinden kurtarabiliriz. Bunun için sabah kalktığımızda işe gidecekmiş gibi ya da bir şey yapacakmış gibi hazırlanıyor olmamız gerek. Sabah kalkıp üzerimizi giyip veya makyajımızı yapıp ona göre hareket etmemiz gerek. Neler yapacağımızı saat ve saat planlıyor olmamız gerek. Bunu yaparken de arada kendimize kaçamak da yapmamız gerekiyor. Çünkü bir taraftan da beslenmemiz gerek” ifadelerini kullandı.
“RAHATLAMA EGZERSİZLERİ YAPALIM”
Ertuğrul, şu ifadelere yer verdi:
“Çocuklu ailelerin de çocukların günlerini planlaması gerekiyor. Çünkü onlar da bu sistemi, düzeni bilmiyor. O yüzden yetişkin olarak bizler onlara ön ayak olursak, örnekleme olarak onlar da kendi günlerini planlamaya başlar. Eğlenceli aktiviteler yapmaya çalışalım. Evin içinde birlikte yapılabilen aktiviteler seçmek gerekiyor. Lütfen haberlere dakika dakika veya saat başı bakmayalım. Haberleri 12 saatte bir takip edelim. Çünkü maalesef bir haber kirliliği var. O yüzden gerçek haberlere bakalım. Sağlık bakanımızın söylemlerini dikkate alalım. Resmi kuruluşlardan gelen haberleri dikkate alırsak, kendimizi korku duygusunun içine entegre etmemiş oluruz. Eğer uzun süre kapalı ortamda bulunmaktan dolayı anksiyetik durumlar ortaya çıkarsa, müzik dinlemek gibi, nefes egzersizleri gibi rahatlama egzersizleri yapalım.”