Kimi belediyelerin de hayvana yönelik şiddet uyguladığını savunan Yıldırım, Gazette’ye yaptığı özel açıklamada, “Hayvan severler isyan ediyor artık. Şiddetlerin olduğu olaylar artıyor. Yaşama hakkı her toplumun önceliğidir. Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dan bu yasanın değişmesini istiyorum. Bazı maddelerin dışında da bazı maddeler var. Belediyeler, hayvanların yaşama alanlarıyla ilgili mesela. Okulların, caddelerin, evlerin, sokakların çevresinde bulunan hayvanlara müdahale etmek gibi bir maddesi de var bu yasanın” dedi.
Derneğin çalışmaları hakkında da açıklamalarda bulunan KİHAYKO Başkanı Metin Yıldırım, şöyle konuştu:
“KİHAYKO 2014 yılında kuruldu. 3 yıllık bir geçmişi var. Fakat oluşumunda yer alan insanlar geçmiş dönemde hayvan hakları mücadelesinde ciddi anlamda yer almış tecrübeli bir ekipti. KİHAYKO 3 yıl içerisinde ülke genelinde çok önemli çalışmalar yaptı. Adana merkezindeyiz ama 29 ilde varız. Önceliğimiz hayvanların yaşam hakkı mücadelesinin sağlamak. KİHAYKO üyelerinden asla para kabul etmeyen parayla işi olmayan bir dernek. Tamamen gönüllülük esasına dayanan bir dernek. Camiada bizi sevmeyen insanlar vardır bu işten para kazanan insanlar bizi sevmez ama hayvanlara değer veren insanlar her zaman bize destek olmuştur”
HAYVANSEVER DOSTLARIMA TEŞEKKÜRLER
Hayvan hakları adına verilen mücadelede “sen-ben olayı olmaması gerektiğini” kaydeden Metin Yıldırım, “Hayvan hakları adına verilen mücadelede sen ben olayı olmaması gerekiyor. Bu bilinçle hareket ettiğimiz için Eyüp eylemine binlerce insan katıldı. Hayvanlara yönelik şiddete karşı tepki oluşturuldu. İstanbul’da yaptığımız 2.eylemde yine tüm hava muhalefetlerine rağmen ciddi bir topluluğun katılımıyla gerçekleşti biz burada sesimizi duyurduk. Tüm ulusal kanalların hepsi oradaydı. Yaşanan katliamları kamuoyuna duyurmak için ciddi bir çalışmaydı bu iki eylem. Katılan emek veren tüm hayvan sever dostlarıma teşekkür ederim” dedi.
KİHAYKO Başkanı Yıldırım, daha sonra şunları dile getirdi:
BEKLEMEYE TAHAMMÜLÜMÜZ KALMADI
“2004 yılında çıkarılan hayvanları koruma kanunuyla hayvanların yaşama hakkı korumaya alındı bu yasayla. Daha önce bu konuda hiç böyle bir yasa geçmiyordu. Bu yasayla hapis cezası değil belki de ama para yaptırımı geldi. Bu yasa o zamanlarda çok tartışılmadan çıkarıldığı için, hayvanları koruma anlamında tam bir içerik sahibi olmayan bir yasa diyebiliriz. Son zamanlarda mevcut siyasi iktidarın bu yasayı değiştirmek konusunda çalışmaları olduğunu biliyoruz. Yeni çıkacak yasada hükümetten beklentim katliamı kim yaparsa yapsın bunun karşılığını, hapis cezasıyla görmesi lazım. Bunu yapan belediye ve çalışanları da bu cezayı alması lazım. Yalova Belediyesi mesela yüzlerce hayvanı katletti. Ufak bir para cezasıyla bu suçtan yırttılar bu insanlar karşılığını hapis cezasıyla bulması lazım. Geçen hafta adalet bakanı hayvanlara şiddet uygulayanlara hapis cezası getireceği yönünde bir açıklama yaptı ama bizim beklemeye tahammülümüz kalmadı. Hayvan severler isyan ediyor artık. Şiddetlerin olduğu olaylar artıyor. Yaşama hakkı her toplumun önceliğidir. Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dan bu yasanın değişmesini istiyorum. Bazı maddelerin dışında da bazı maddeler var. Belediyeler, hayvanların yaşama alanlarıyla ilgili mesela. Okulların, caddelerin, evlerin, sokakların çevresinde bulunan hayvanlara müdahale etmek gibi bir maddesi de var bu yasanın. Biz o hayvanları alıp nereye koyacağız. Belediyelere prim vereceğiz onlar bu hayvanları toplayıp dağ başına atacaklar yani hayvanın yaşadığı yer yaşama alanıdır bana göre. Elbette ki sokakta yaşayan hayvanların gezmesi insanları korkutması bizi de endişelendiriyor. Ama biz her yeri beton yığını haline getirdik. Bu hayvanların sığınabileceği yer yok. Yeşil alan kalmadı doğal alan kalmadı sorumluluk belediyelere ait. Şimdi çıkın sokaklara Seyhan, Yüreğir ve Sarıçamda sürüler halinde gezen köpekleri görürsünüz. Her Belediyenin taşının altına elini koyması lazım. Hayvan sevmeyen korkan insanlara da saygı duymak lazım ama belediyeler görevlerini yapmıyor. Yasanın içinin boş olmasıyla orman su işleri kurumlarına yeterli maddelerin eklenmesi lazım. Belediyelere ağır cezalar gerektiren maddeler koyulması lazım. Derneğimizin aktif olmasının sebebi şu; diğer dernekler bağış, yardım toplar ama KİHAYKO’nun bir tane yardım ilanını göremezsiniz. Biz çoğu zaman tek başımıza kalıyoruz yetişemiyoruz. Biz özel sektörde işi gücü olan insanlarız haftanın 7 günü sahadayız. Benim aile kavramım kalmamıştır. Çevremdeki herkes hayvan sever bu konuda şanlıyım. Belediyeler de niyet önemlidir. Belediyeler köpekleri toplayıp dağ başına atıyor. Bu vicdansızlıkla nereye kadar iyi niyet sürdürülebilir. Belediyeler, başka ilçenin sınırları içerisine atıyor bazı belediyeler hayvanları öldürmek için zehir bütçesi ayırıyor. Suçu günahı olmayan hayvanlar özgür doğal ortamlarda yaşamalıdır.
BELEDİYELERE DÜŞEN GÖREV
Belediyeler sokaktaki hayvanların kısırlaştırılmasını, bakımını tedavisini yapmak zorundadır. Emekli hayvan sever dostlarımız var maaşını onlara harcıyorlar onlar elleri öpülesi insanlar. Toplumda hayvan sevgisinin bilinci yerleştirilmesi lazım. Yeni yetişen kuşakların bu bilinçle yetişmesi gerekir. Bizim çocukluğumuzda annemiz kedi beslerdi bu sevgiyle yetiştik bunu topluma yaymak lazım. Arkasında sivil toplum kuruluşu olmayan hayvanlar ne yapacak. Hayvanlar bunu hak etmiyor. Ben projelerimde hayvan sevgisini hayvan haklarını anlatıyorum. Zeydan Karalar bize çok destek verdi ve bu şekilde hayvan hakları merkezini kurduk. Hayatını bu zavallı masum hayvanlara adamış insanlar ne değerlidir. Herkesin bu insanlara saygı göstermesi lazım. İnsanlar bizi aradıkları zaman isyan ederek arıyorlar. Biz kurumlardan çok kabul görüyoruz. Bir Adana valisi insanlara yaz günü sokakta yaşayan hayvanlara bir kap yemek verin mesajı verebiliyor bu yüzden daha çok KİHAYKO proje yapacaktır. Şu an kedi evleri projemiz var en kısa zamanda pek çok bölgeye yüzlerce kedimizin sığınabileceği kedi evi projemizi faaliyete geçireceğiz. Doğa, temiz bir çevre yoksa hiçbir canlı türü yaşayamaz. Bizim önceliğimiz sokak hayvanlarıdır.