‘Kadın cinayetleri statü tanımıyor’

‘Kadın cinayetleri statü tanımıyor’

Adana Çocuk ve Kadın Hakları Derneği (ÇKHD) Başkanı Çiğdem Akça, önceki gün Türkiye’nin gündemine oturan Dr. Aylin Sözer, Selda Taş ve Vesile Dönmez cinayetlerinin ardından Gazette’ye konuştu. Türkiye’de kadın olmanını zor olduğunu belirten Akça, “Türkiye’de kadın cinayetleri öyle bir hale geldi ki artık statü de tanımıyor. Devlet, bütün paydaşları toplayıp, bir yol haritası çizmeli” dedi.


‘Kadın cinayetleri statü tanımıyor’

Başkan Akça, “Türkiye’deki kadın cinayetleri öyle bir hale geldi ki artık statü de tanımıyor. Önceki gün 24 saat içerisinde 3 kadın öldürüldü. Birisi psikolojik rahatsızlığı olduğu söylenen oğlu tarafından, diğeri eski erkek arkadaşı iddia edilen birisi tarafından, diğeri ise eşi tarafından öldürüldü. Hepsinin ortak özelliği kendilerine çok yakın kişiler tarafından öldürülmeleridir. Kadınları en yakınındakileri öldürüyor, çocuklar en yakınları tarafından istismar ediliyor. Biz toplum olarak koruma ve önlem alma çalışmalarına önem vermiyoruz, çalışmalarımız hep olay olduktan sonra ne yapılacağı şeklinde oluyor” diye konuştu.

“UZAKLAŞTIRMA YETERLİ DEĞİL”

Kadına yönelik şiddette erkeğe verilen uzaklaştırma kararının yeterli olmadığını dile getiren Akça, “O kişi devlet misafirhanesine alınmalı ve hemen rehabilitasyona alınmalıdır, hatta daha sonra aile olarak tedavi görmeliler. O erkeği bir süre uzaklaştırarak kurtarmış olunmuyor. Toplumsal bilinci artırmamız gerekiyor. Her konuda bilgilendirilmeliyiz, psikolojik tedavinin ve evlenmek kadar boşanmanın da gayet normal olduğunu toplumumuz kabul etmeli. Devletin yaptığı kamu spotlarının en çok izlenen kanallarda, dizilerin içerisinde serpiştirerek yayınlanması gerekiyor. Ama tabi sadece kamu spotları yeterli değil, geçmişte okullarda biz dernekler olarak eğitimler veriyorduk, artık STK’lar Milli Eğitim’den uzaklaştırıldı” ifadelerini kullandı.

“SAĞLIKLI İLETİŞİM ÖNEMLİ”

Çocuklara küçük yaştan itibaren öfke kontrolünü ve şiddetin kötü bir şey olduğunu, ön yargılardan uzak durmak gerektiğini, daha da önemlisi sağlıklı iletişimin öneminin öğretilmesi gerektiğini vurgulayan Akça, şu ifadelere yer verdi:

“Ev içerisinde yaşanan ekonomik sıkıntılar da aile içi huzursuzluğa neden oluyor. El âlem der lafını bir kenara bırakmalıyız, kendimiz için en doğru kararı vermeliyiz. İstanbul sözleşmesi ve 6284 sayılı kanun çok gerekliydi ve çok iyi oldu. Bunlar için hükümete teşekkür ediyoruz ama bu kanunlardan geri dönülmemesi gerek. Sağlık ocaklarında aile danışma merkezleri kurulmalı, böylelikle insanlar çekinmeden gidip sorunlarını anlatıp danışabilirler, ilaç aşamasında hastaneye gidilsin. Kadın cinayetlerinin mutlaka önlenmesi gerekiyor, bunu önleyecek olan da hükümetin tavır ve hareketleridir, paydaşları bir araya toplayarak topyekûn hareket edilmelidir. 2021 yılında kadın cinayetlerinin ve çocuk istismarlarının hiç olmayacağı, ailelerin daha mutlu ve huzurlu yaşayacağı, toplumsal refahın daha iyi olacağı günler görmeyi diliyorum.”

 

DİĞER HABERLER