‘’BAŞARININ FORMÜLÜ, ÇALIŞMAK’’
LGS sınavları öncesinde yüzbinlerce öğrenciye öneride bulunan Özer, ‘’Sınavlar uzun ve zor bir maraton. Artık hazırlıklar ilköğretim döneminde başlıyor. ‘Hiç kimse, başarı merdivenlerini elleri ceplerinde tırmanmamıştır.’ Konfüçyüs’ün bu sözünü en iyi doğrulayan kişilerin başında şüphesiz, üniversite sınavını kazananlardır. Sınav sonuçları açıklanıp dereceye girenler belli olduğunda tüm dikkatimi, kazanan öğrencilerin başarılarındaki ortak noktaların neler olduğuna kilitlerim ve görürüm ki başarının formülü yüzyıllardır aynı: ÇALIŞMAK, ÇALIŞMAK, ÇALIŞMAK…
Unutmayın, dünyanın en zevkli yiyeceğini yerken bile ağız kaslarınız oynatmak ve çenenizle, dişlerinizle yediğiniz nesneye bir baskı uygulamak yani bir efor sarf etmek zorundasınız. Sonra o yemek mideye indiğinde artık değişik görevler iç organlarınıza düşmüştür. Onları öğütecek, eritecek, zararlı ve zararsız olanları arıtacak, kana gönderecek, enerji yapacak. Yani organlarımızda boş durmayacaklar. Demek ki yaşamın içerisinde bir çaba, gayret, uğraş ve zahmet yatmaktadır. Bizler illa derece yapın demiyoruz (olsa da harika olur) ancak başarının, hep aynı formülden ve yoldan geçtiğini söylemek istiyoruz’’ diye konuştu.
‘’PLANLI VE PROGRAMLI ÇALIŞIN’’
Başarının formülüne bakılması gerektiğini belirten Özer, ‘’Kafanız estiğinde değil, planlı ve programlı ders çalışmak gerekiyor. Kendinizi disiplin altına almalısınız. Yani sevdikleri bazı şeylerden belli zamana kadar mahrum kalmak ve zaman zaman hayır diyebilmeyi öğrenmelisiniz. Ders çalışmayı sevmek ve bu çalışmayı sınıfta iyi yapmalısınız. Hocalarınızı iyi dinleyin, dersi derste öğrenin. Test çözme tekniklerini bilmelisiniz. Alt yapıyı ilköğretimde iyi atın ve her sınıf seviyesinde derslere gereken önemi verin. Okulda gördüğü dersleri günü gününe çalışın ve sınavlara hazırlanırken, bu konuları tekrar ederek pekiştirin. Hedef belirleyin ve bu hedeflerin arasına kimseleri sokmayın. TV, bilgisayar ve cep telefonundan uzak durun veya bunları sınavlara kadar az kullanmayı tercih edin. Düzenli hayat ve uyku düzenine sahip olun. Öğrenme işine sadece göz değil, kulak, dokunma, psikomotor hareketleri gibi birçok duyu organını katın. Sınavlarla haşır-neşir olan arkadaşlarla gezin ve ekip çalışması yapın. Ailenizin desteğini ve dualarını alın. Kaygıyı, heyecanı ve motivasyonu dengede tutmaya çalışın. Düzenli notlar tutun. Tüm bunları uygulamak için kuvvetli bir azim ve iradeye sahip olmalısınız. Evet, değerli öğrenciler, formül ve kılavuz ortada. Sınavları kazanmak için olağanüstü mucizeler veya mistik güçler yok. Yaşamınızın direksiyonu sizlerin ellerinde. Bu direksiyonu iyi tutun, kurallara riayet edin. Göreceksiniz ki başarı ve mutluluk kendiliğinden gelecektir’’ ifadelerini kullandı.