Azerbaycan topraklarında 106 yıl önce yaşanan bu acı olay,
ülke tarihinin en kara sayfalarından biri olarak görülüyor. Çarlık Rusyası'nın
son dönemlerinde çeşitli bölgelere yerleştirilmiş Ermeni nüfusu, otorite
boşluğunu fırsat bilerek Azerbaycanlılara yönelik saldırılar düzenledi ve topraklarını
ele geçirmeye çalıştı.
1905'ten itibaren örgütlenip silahlanan Ermeni gruplar,
başta Bakü olmak üzere Azerbaycan'ın çeşitli bölgelerinde kargaşa ve şiddet
olaylarına neden oldu. 1917'deki Rus Devrimi ile Çarlık rejimi yıkılınca,
Bolşeviklerin yönetimi ele geçirmesiyle birlikte Ermeni liderler,
Bolşeviklerden siyasi ve mali destek sağlayarak Azerbaycanlılara karşı
saldırıları artırdılar.
1918 yılında, 30 Mart ile 3 Nisan tarihleri arasında, Bakü,
Şamahı, Guba, Haçmaz, Lenkeran, Hacıgabul, Salyan, Zengezur, Karabağ, Nahçıvan
ve diğer bölgelerde Ermeni ve Bolşevik çeteler tarafından 50 bin
Azerbaycanlının katledildiği dehşet verici bir olay yaşandı. Ancak, Osmanlı
İmparatorluğu'nun desteğiyle gönderilen Kafkas İslam Ordusu'nun müdahalesi
sonucunda katliam sona erdi ve Azerbaycan, çetelerden temizlendi.
Azerbaycan'da, 1918'de yaşanan bu soykırım, hala büyük bir
acı ve travma olarak hatırlanmaktadır. Bu nedenle, olay her yıl 31 Mart'ta
"Azerbaycanlıların Soykırımı Günü" olarak anılmaktadır.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, sosyal medya
hesaplarından yaptığı paylaşımla soykırımın kurbanlarını andı ve bu acıyı
paylaştı.
Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı da soykırımın yıl dönümü
dolayısıyla bir bildiri yayımlayarak, geçmişten ders çıkarmak gerektiğini ve
Ermenistan'a karşı intikamcı eğilimlerden kaçınılması gerektiğini vurguladı.
Ayrıca, Ermenistan'ın Azerbaycan'a yönelik saldırılarının ve işgalinin hala
devam ettiği ve etnik nefret politikasının sürdüğü belirtildi.