Dünya ticaret hacminin 2020 yılı itibarıyla 12 milyar ton olduğunu, bütün otoritelerin 2030'da bunun 25 milyar tona çıkacağını söylediğini dile getiren Karaismailoğlu, "Hem dünya ile entegre olma hem de ülke içindeki ulaşım altyapısını kısa sürede geliştirmemiz gerekiyordu. Bunları planladık ve yola çıktık." diye konuştu.
Karaismailoğlu, Kovid-19 sürecinde bütün dünya kapılarını kapatırken Türkiye'nin durmadığını ve ulaştırma yatırımlarına devam ettiğini kaydederek, "2020'de ulaştırma ve haberleşme yatırımlarının pandemiye rağmen önceki yıla göre neredeyse yüzde 50 artışla 83 milyar TL'ye çıkardık. 2022 yaz aylarında bu sürecin normale, 2019 yıllarına döneceğini tahmin ediyoruz. Planlarımızı o şekilde yapıyoruz." ifadelerini kullandı.
Bakan Karaismailoğlu, son 19 yılda bakanlık olarak ulaştırma ve haberleşme sektörlerinde 1 trilyon 136 milyar liralık yatırım harcaması yaptıklarını belirterek, devam eden projeler tamamlandığında bu yatırım tutarının 1,6 trilyon liraya çıkacağını söyledi.
Son 19 yılda ulaşım modlarında en çok yatırımı kara yoluna yaptıklarını, toplam yatırımların neredeyse yüzde 65'inin buraya gittiğini dile getiren Karaismailoğlu, burada belirli bir seviyeye gelindiğini, halihazırda kara yolu ile demir yolu yatırımlarının başa baş gittiğini, bundan sonra demir yolları yatırımlarının biraz daha yukarı çıkacağını anlattı.
Karaismailoğlu, kendilerinden önce ihmal edilen demir yolu yatırımlarından bahsederek, "Yaklaşık 4 bin 364 kilometrelik demir yolu ağında hummalı çalışmamız sürüyor. Kısa vadede 20 bin kilometrenin üzerine çıkacak bir demir yolu çalışması ülkemizin dört bir tarafında devam ediyor." şeklinde konuştu.
Türkiye'yi dünya ile entegre edecek ulaştırma yatırımlarının devam ettiğini yineleyen Karaismailoğlu, ülkenin üzerinde bulunduğu orta koridorun ekonomik açıdan, hız ve maliyet açısından diğer koridorlara nazaran sunduğu avantajlardan, bu koridoru kesintisiz kılmak için hayata geçirilen Marmaray ve Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Hattı'ndan bahsetti.
Karaismailoğlu, Türkiye'nin dünya ticaretinden aldığı payı artırmak için çalışmalarını sürdürdüklerini belirterek, kuzey koridorunda yapılan taşımacılığı orta koridora çekmek için çalışmalarının devam ettiğini anlattı.
Orta koridorda Türkiye'nin demiz, kara ve demir yolu modlarında sunduğu avantajlara değinen Karaismailoğlu, buradaki gelişmeleri takip ettiklerini bildirdi.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Karaismailoğlu, küresel ticaretin artmasıyla tüm dünya gibi Türkiye'nin de liman yatırımlarını artırdığını belirterek, deniz taşımacılığında ve İstanbul Boğazı'nda yaşanacak artış için Kanal İstanbul Projesi'ni ortaya koyduklarını söyledi.
İstanbul Boğazı'ndan geçmek isteyen gemilerin bekleme süresinin 24 saati aştığını, bu sürede ekonomik kaybın yanı sıra çevreye de zarar verildiğini, boğazda kazaların yaşandığını anlatan Karaismailoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İstanbul Boğazı'nın yıllık güvenli geçiş için geçmesi gereken gemi sayısı 25 bin civarındadır. Ama biz bu olağanüstü şartları zorlayarak, Marmara Denizi'ndeki beklemeleri azaltmak için olağanüstü güvenlik önlemleri alarak boğazdan yıllık 40 binin üzerinde gemi geçirmeye çalışıyoruz. 2050 yılına gelindiğinde boğazdan geçecek gemi sayısının 78 bine, 2070'li yıllarda 86 bine çıkması bekleniyor. Tabi bu kadar geminin İstanbul Boğazı'ndan geçmesi mümkün değildir. O yüzden İstanbul Boğazı'nın bu yükten, bu sıkıntıdan, bu tehlikeden kurtarılması için alternatif bir su yolunun yapılması, olmazsa olmaz oldu." AA