İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği'nin (İDDMİB) hazırladığı endeks sonuçlarına göre, küresel ekonomideki sıkı para politikaları ve enflasyonlardaki düşüşler, mart ayında metal fiyatlarında artışa neden oldu. Yurtiçinde ise döviz kurlarında yükseliş ve faizlerde artış yaşandı. Mart ayında, metal sanayi ihracatında miktar ve değer endeksleri iki aydır yükseliş gösterdi.
DEMİR VE DEMİR DIŞI METALLERDE İHRACAT İLK ÇEYREKTE 3 MİLYAR DOLARI AŞTI
Demir ve Demir Dışı Metaller sektörünün mart ayında 1,1 milyar dolar ihracat gerçekleştirerek genel ihracattan yüzde 4,87 oranında pay elde ettiğinin bilgisini paylaşan Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkan Vekili ve İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Tecdelioğlu, Ocak-Mart döneminde ise geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 8,1 azalışla 3,06 milyar dolar ihracat gerçekleştirildiğinin bilgisini paylaştı. Tecdelioğlu, sektörün en fazla ihracat gerçekleştirdiği ülkeler arasında Almanya'nın ilk sırada, İtalya'nın ikinci, ABD'nin üçüncü, Bulgaristan'ın dördüncü ve Irak'ın ise beşinci sırada yer aldığını belirtti.
Ham maddedeki fiyat artışlarının ihracat rakamlarını doğrudan etkilediğini ve değer olarak artışlara sebebiyet verdiğini ifade eden Tecdelioğlu, "Bu ilk bakışta olumlu gibi görünüyor fakat önemli olan değer olarak artışın olduğu yerde miktar olarak da artışın gerçekleşmesi. Miktar olarak artış olmadığı için de değer olarak artış sürdürülebilir değil. Çünkü bir noktadan sonra pahalı kaldığınız için rekabetçi gücünüzü kaybediyorsunuz ve rekabet edemiyorsunuz." dedi.
OTORİTEDEN FİNANSMAN TALEBİ
31 Mart'ta yapılan yerel seçimler sonrası kesintisiz 4 yıllık bir istikrar döneminin başladığına işaret eden Tecdelioğlu, ekonomi yönetimiyle birlikte rasyonelleşmeye yönelik atılan adımların olumlu olduğunu ve yeni dönemde özellikle artan maliyetler ve finansmana erişim konusunda otoriteden somut adımlar beklediklerini belirtti. Enflasyonla mücadelenin ekonominin sağlığı açısından en önemli konulardan biri olduğunu ama finansmana erişimle alakalı zorluklarla karşılaşmaya devam ettiklerinin altını çizen Tecdelioğlu, enflasyonla döviz kurunun aynı paralellikte gitmesi yönünde bir beklentinin olduğunu yineledi.
Tecdelioğlu sözlerini şöyle sürdürdü;
"Bizim sektörümüz dahil tüm sektörleri etkileyen diğer unsur da dünya çapında süren parasal sıkılaşma politikaları, bu sürecin de yılın ikinci yarısından sonra sona ereceğini ve emtia piyasalarındaki yükselişe paralel ihracatımızın da hız kazanacağını düşünüyorum. 2024 yılı için yerel seçimler sonrasında döviz kurunun üzerindeki baskının kalkmasıyla ihracatçının daha da rahatlayacağına dair bir beklentimiz bulunuyor. Umuyoruz ki hem ihracatımızın arttığı hem de dezenflasyonist sürecin başladığı, rekabetçi gücümüzü geri kazandığımız, ülkemizin ekonomisinin güçlenerek yoluna devam ettiği ve dünya ekonomisindeki belirsizliklerin birer birer yok olduğu bir süreç olur."