Tarımsal faaliyetler sırasında ortaya çıkan çevre
sorunlarının başında anız yangınlarının geldiğini söyleyen Korkut, “Anızın
yakılması ile mikrobiyal humus oluşumu için toprağa verilen organik madde
miktarı azalmaktadır. Bu durum; topraktaki mikroorganizmaları, kalıcı humusu
parçalamaya yönlendirmekte ve sonuçta topraktaki humus miktarında azalma
oluşmaktadır” dedi.
Tarımsal üretimi yapılan buğday, arpa, çavdar, yulaf,
mısır ve çeltik gibi tahılların yaprak, sap ve başakları hasat edildikten sonra
toprakta geriye kalan kök ve sap kısımlarının anız olarak tanımlandığını
belirten Korkut şöyle konuştu:
“Ülkemizin özellikle kurak ve yarı kurak bölgelerindeki
tahıl alanlarında hasat sonrası nem yetersizliği ve topraktaki mikroorganizma
faaliyetlerinin yavaşlaması sonucu anız ve bitki artıklarının ayrışması ve
çürümesi uzun zaman aldığından, yetiştiriciler bir sonraki ekim dönemine ait
iyi bir toprak hazırlığı için bu artıkları yakmaktadırlar. Ayrıca toprak işleme
aletleriyle anız bozma sırasında harcanacak enerji ve karşılaşacakları
mukavemetin kırılması amacıyla tarladaki bu materyallerin yakılarak
yoğunluğunun azaltılması tercih edilmektedir. Çoğunlukla organik karakterdeki bu
maddelerin yakılması toprak organik maddesinin azalması yanında toprağı mesken
olarak edinen ve ona hayat veren her türlü canlı organizmanın yaşamını da
tehdit etmektedir.”
ÇEVRE İLE ATMOSFERİN KİRLENMESİNE NEDEN OLUYOR
Anız yangınlarının sadece toprağın verimliliğinin
kötüleşmesine neden olmayıp, aynı zamanda üretimin düşmesi ve çevre ile
atmosferin kirlenmesine de yol açtığına dikkat çeken Korkut konuşmasını şöyle
sürdürdü:
“Üst toprağın verimli kısmının yanarak yok olması, bu
alanda uygun ekolojik ortam bulan tüm canlıların da ciddi şekilde etkilenmesine
neden olur. Anız yangınları sonucunda havada partikül miktarı artmakta, karbon
monoksit ve uçucu organik bileşikler atmosfere karışmaktadır. Ağırlaşan hava
astım, amfizem, pnömoni, bronşit, kalp ve akciğer rahatsızlıkları ile alerjik
reaksiyonları tetiklemekte ve burun boğaz ve göz tahrişlerine neden olmaktadır.
Sayılan bu olumsuzlukların yanı sıra; yanmanın çevresel boyutta başta orman
yangınları olmak üzere, telefon ve enerji nakil hatlarının yanması, yoğun duman
tabakasının beraberinde gelen gazlar ve kirlilik, hasat edilmemiş komşu
parsellerin tehdit edilmesi, yerleşim yerlerine sıçraması sonucu canlı
yaşamının tehdit edilmesi gibi risklerde ortaya çıkmaktadır.”