Güler, AK Parti Grup Başkanvekili Bahadır Yenişehirlioğlu
ile Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, Anayasa Mahkemesi'nin, Gezi
Parkı davası hükümlüsü ve milletvekilliği düşürülen Can Atalay'la ilgili
kararını değerlendirdi.
TBMM Genel Kurulunun olağanüstü toplantı yapacağını
hatırlatan Güler, toplantının, Anayasa Mahkemesi'nin Can Atalay kararına
ilişkin talep doğrultusunda gerçekleştirileceğini aktardı.
Anayasa Mahkemesi'nin, CHP'nin ve Can Atalay'ın
başvurularına ilişkin verdiği iki kararının 1 Ağustos'ta Resmi Gazete'de
yayımlandığını anlatan Güler, başvuruların içeriklerinin benzer olduğunu dile
getirdi.
Başvurularda Atalay'ın "milletvekilliğinin düşmesinin
yok hükmünde olduğunun tespiti" ile iptalinin talep edildiğini belirten
Güler, Yüksek Mahkeme'nin bu taleplere ilişkin değerlendirme yaparak karar
verdiğini söyledi.
Güler, Anayasa Mahkemesi'nin "Can Atalay'ın
milletvekilliğinin düşmesinin yok hükmünde olduğunun tespitine ve Anayasa'nın
ilgili maddeleri uyarınca iptaline karar verilmesi talebi hakkında karar
verilmesine yer olmadığına" hükmettiğini bildirerek, şöyle devam etti:
"Karar verilmesine yer olmadığına, demek, ne demek?
Anayasa Mahkemesi, geçmiş tarihlerde buna benzer ve bu içerikteki farklı
kararlar verildiği için 'Bu konuda yeniden bir karar vermiyorum' diyor. Ortada
gerekçesiyle, etkisiyle beraber, sonuçları itibarıyla ortada bir karar yok.
Hukuk zemininde değerlendirilecek bir karar yoktur. Bazı siyasiler 'Geçmişte
buna yönelik kararlar var, bu da benzerdir, Meclis'te okunsun ve işlem tesis'
edilsin talebi ileri sürüyor. 'Karar verilmesine yer olmadığına' dair hüküm
olduğu için geçmiş olaylarla hiçbir benzerliği yoktur, sonucu da yoktur. Böyle
bir hükümle beraber sonuç tesis etmek mümkün değildir. Anayasa Mahkemesi, kendi
içtihadını yok saymış, kendi içtihadından kopmuş, Anayasa'mızın 85. maddesine
açıkça aykırı işlem tesis etmiştir."
Yüksek Mahkeme'nin, üç yıl önce Ömer Faruk Gergerlioğlu ile
Musa Farisoğulları'nın milletvekilliğinin düşmesine ilişkin başvuruların
"yetkisizlik nedeniyle reddine" karar verdiğini ifade eden Güler,
"Burada ne değişti? Anayasa Mahkemesi, iki yıl sonra 'karar verilmesine
yer olmadığına' diyor. Bu açıkça, Anayasa'mızın 85. maddesine aykırıdır,
Anayasa Mahkemesi'nin kendi içtihatlarına da aykırıdır."
değerlendirmesinde bulundu.
Bazı Anayasa Mahkemesi üyelerinin karara katılmadığını
hatırlatan Güler, muhalefet şerhlerindeki tespitleri dile getirdi. Abdullah
Güler, Anayasa Mahkemesi'nin anayasa ihlali yaptığını söyledi.
Anayasa'nın 84. ve 85. maddelerini aktaran Güler, kesin
hükme bağlanmış kararın TBMM'ye bildirilerek okunduğunu belirtti.
AK Parti Grup Başkanı Güler, "Anayasa Mahkemesi,
Anayasa maddelerine geçmişte uymuş, 2020'de, 2021'de uymuş, 'Ben bu konuda
yetkili ve görevli değilim' diyor. Şimdi garip bir dolambaçlı yola girerek,
'Öyle oldu', 'Böyle oldu' diyerek bu sefer farklı bir kavram kullanıyor, 'karar
verilmesine yer olmadığına.' Bazı milletvekilleri, 'Anayasa Mahkemesi, Yargıtay
3. Ceza Dairesinin verdiği kararın yok hükmünde olduğunu tespit etmiş' diyor.
Tamamen uydurma. Yok hükmünde olduğunun tespiti diye bir şey olabilir mi?"
diye konuştu.
Anayasa'nın 154. maddesinde "Yargıtay, adliye
mahkemelerince verilen ve kanunun başka bir adli yargı mercine bırakmadığı
karar ve hükümlerin son inceleme mercidir. Kanunla gösterilen belli davalara da
ilk ve son derece mahkemesi olarak bakar." hükmünün yer aldığına işaret
eden Güler, "Yargıtay'ın kesin hükme bağladığı bu hükmü, Anayasa Mahkemesi'nin
ortadan kaldırması mümkün mü, böyle bir yetkisi mi var? Anayasa mı değişti
acaba?" diye sordu.
Geçmişte, Enis Berberoğlu ile Ömer Faruk Gergerlioğlu'nun
milletvekilliğinin düşmesinden sonra Anayasa Mahkemesi'ne "hak
ihlali" gerekçesiyle başvurduğunu hatırlatan Güler, Yüksek Mahkeme'nin
kararı sonrasında yerel mahkemelerin "yeniden yargılama talebinin
kabulüyle infazın durdurulmasına, kesinleşmiş hükmün bütün sonuçları ile
ortadan kaldırılmasına, yasama dokunulmazlığı kaldırılıncaya kadar yargılamanın
durmasına" karar verdiğini ve bu kararların TBMM Başkanlığına
gönderildiğini anlattı.
Güler, Türkiye'nin hukuk devleti olduğunu, hukuk
kurallarının şahsa ve zümreye göre değişmeyeceğini kaydederek, şunları ifade
etti:
"Mevcut bu durum içerisinde Anayasa'mızın 154. maddesi
kapsamında somut norm denetimiyle beraber, yerel mahkeme tarafından verilmiş
bir karar, istinaf ve Yargıtay süreciyle kesinleşmiş bir mahkumiyet hükmü var.
Bu mahkumiyet hükmü, ilgili somut norm denetimine tabi mahkemelerce
kaldırılmadan, yeni bir hüküm tesis edilmeden, siz burada Anayasa Mahkemesi'nin
'karar verilmesine yer olmadığına' şeklindeki bir hükmü ifade eden bir kararla
hiçbir işlem tesis edemezsiniz. Kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi, hukuk
kuralları içerisinde işlemlerin yapılması için biz Meclis'te olağanüstü
toplantıya, toplantı yeter sayısı sağlanırsa gireceğiz. Orada yine
beyanlarımızı, açıklamalarımızı Genel Kurulda söyleyeceğiz. Sanki Anayasa
Mahkemesi, yerel mahkemenin, Yargıtay'ın yerine geçerek hükmü kaldırmış, yeni
bir tespitte bulunmuş gibi bir durum yok."
Milletvekilliğinin düşmesinde, TBMM'nin kararına, oylamasına
sunulan durumun söz konusu olmadığını dile getiren Güler, şunları söyledi:
"Keşke Anayasa Mahkemesi, geçmiş içtihatlarına, 2020,
2021 yıllarında olduğu gibi 'Anayasa'nın 85. maddesi kapsamında bu konuda
yetkili ve görevli değilim' diyerek reddetseydi. Başvurucular, bir talepte
bulunuyor, 'yok hükmünde olduğunun tespitine ve iptaline karar ver' diye.
Anayasa Mahkemesi de 'Yok hükmünde olduğunun tespitine ve ilgili iptal kararı
hakkında benim karar vermeme yer yoktur.' diyor."
Soru üzerine Güler, "Karar verilmesine yer
olmadığına" ifadesinin anlam ifade etmediğini, hukuk zemininde sonucunun
bulunmadığını kaydetti.
Abdullah Güler, "Anayasa Mahkemesi, kendine göre
zorlanmış. Anayasa Mahkemesi, Anayasa hükümlerini doğru uygulamak ve yorumlamak
zorundadır." ifadesini kullandı.
Bir gazetecinin, geçmişte de milletvekilliklerinin
düşürülmesiyle ilgili tartışmaların yaşandığını belirterek, "Anayasa'nın
83. ve 84. maddelerini değiştirerek bu krize son vermek gibi niyetimiz var
mı?" sorusu üzerine Güler, yeni anayasa konusunda görüşmeler yaptıklarını
anımsattı.
Türkiye'nin demokratik, sivil bir anayasaya kavuşması
gerektiğini vurgulayan Güler, "Şu andaki Anayasa'mız, her bir maddesine
vesayet anlayışının, ruhunun sindiği bir anayasa. Geçmiş yıllarda birçok kez
değiştirilmiş, çatısı çökmüş, bütünlüğü kaybolmuş." değerlendirmesinde
bulundu.
TBMM'deki olağanüstü toplantıya MHP'nin katılmayacağının
belirtilmesi üzerine Güler, "Böyle bir açıklamaları oldu. Saygı duyarız.
Biz de yoklamaya katılmayacağız. Toplantı yeter sayısı oluşturulursa
söyleyeceklerimizi Genel Kurulda ifade edeceğiz." dedi.