Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 29. Taraflar Konferansı (COP29) kapsamında düzenlenen bakanlar oturumunda konuşan Bayraktar, küresel iklim değişikliği ve enerji güvenliği sorunlarının giderek daha karmaşık hale geldiğini belirtti. Elektrifikasyon, dijitalleşme ve yapay zeka gibi teknolojilerin hızla ilerlediğini ve bu gelişmelerin enerji talebini öngörülenin çok daha üzerinde artırdığını söyledi. 

Bayraktar, Türkiye'nin artan enerji talebi ve enerji ithalatına bağımlılığına dikkat çekerek, karbon nötr hedefi doğrultusunda belirlenen stratejilerin önemini vurguladı. Türkiye’nin uzun vadeli enerji stratejisinin beş temel alana odaklandığını ifade etti: yenilenebilir enerji kapasitesinin artırılması, enerji verimliliğinin geliştirilmesi, nükleer enerji üretiminin genişletilmesi, yeni teknolojilere yatırım yapılması ve kritik madenler ile nadir toprak elementlerine yatırım yapılması. 

Bakan Bayraktar, 2035 için yenilenebilir enerji hedeflerinin oldukça iddialı olduğunu belirterek, rüzgar ve güneş enerjisi kurulu kapasitesinin mevcut 30 gigavattan 120 gigavata çıkarılmasını amaçladıklarını söyledi. Bu hedefe ulaşmak için en az 80 milyar dolar yatırım yapılması gerektiğini ifade etti. Ayrıca, Türkiye’nin elektrik şebekesini güçlendirmek amacıyla 15 bin kilometrelik HVDC (yüksek voltajlı doğru akım) hattı eklemeyi planladıklarını ve bunun için de yaklaşık 30 milyar dolar yatırım gerekeceğini açıkladı. 

Enerji verimliliği hedeflerine de değinen Bayraktar, 2030 yılına kadar enerji tüketimini yüzde 16 oranında azaltmayı ve bu sayede 100 milyon ton emisyon azaltımı sağlamayı hedeflediklerini söyledi. Bu hedeflerin gerçekleştirilmesi için yatırım ve finansman sağlanmasının önemine işaret ederek, uluslararası iş birliği gerekliliğinin altını çizdi. 

Bakan Bayraktar, Türkiye'nin enerji geleceği için uluslararası finans kuruluşlarıyla iş birliği yapmanın kritik olduğunu ve bu süreçte küresel ortaklıkların güçlendirilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.