HABER MERKEZİ-Büro Çalışanları Sendikası adını verdikleri yeni sendikada üye çalışmalarına hızla başlayan Yanbaz ve ekibi, başlangıcı ise Adana’dan yaptı. Buradaki büro çalışanları tarafından karşılanan Yanbaz, istişare toplantısının ardından şunları kaydetti:
“Aslen Çukurovalı, Mersinli bir vatandaş olarak günümüze değin gelen haksızlıklar, yetersizlikler sebebi ile bir süredir görevimden ayrılmıştım. Pandemi sürecinin de etkisi ile ara verdiğim sendikacılığa tekrar bir dönüş yaptım. Hizmete ve hak aramaya gönül vermiş dostlarımızla birlikte bir yola çıktık. Büro Çalışanları Sendikası’nı bu inanç ve azim ile kurduk. Yolumuza da 01 Adana’dan başlamak istedik. Adana bize her zaman Çukurova kadar sıcak ve yakındır.
MEMUR PARTİSİNDEN YANAYIZ
Bana soruyorlar siz hangi partiden yana olacaksınız diye. Cevabım şu ki biz Türkiye’de bir ilki başaracak, hiçbir ideolojiden yana olmayacağız. Her siyasi görüşten memur arkadaşlarımız sendikamıza üye olacaklar, haklarını arayacaklar, bizim hiçbir partiye yaslanma gibi bir durumumuz söz konusu değildir, olmayacaktır. Tek bir partiye dayandık o da memur partisi…
YOLUMUZ KAVGA DEĞİL UZLAŞI YOLU
Şimdiye kadar sendikaların çoğunda gördüğümüz kavga ve ayrıştırıcı söylem veya olaylar bizim sendikal anlayışımıza oldukça zıttır. Bizim amacımız memura reva görülen düşük oranlı zamları, verilmeyen hakları, yapılmayan birliği kaldırıp, yerine uzlaşımcı bir yaklaşım getirmek ve hakkımıza sahip çıkmaktır. Böylece gelecek nesillerimiz, torunlarımız, çocuklarımız için elimizi taşın altına koyacağız. Şimdilik altmış küsur kurumda yer alan Büro Çalışanları kolu ile başladık ki bu memurlarımızın sayısı oldukça fazla kurumlarda. Daha sonraki dönemlerde sağlık, eğitim gibi diğer kollarda da çalışmalarımız olacak. Şu an gelen tepkiler oldukça olumlu ve ne kadar doğru bir iş yaptığımızı kanıtlar nitelikte. Türkiye’nin böyle bir sendikaya ihtiyacı bizim de hakkımızı aramaya kararlılığımız var. Bu inançla uzun soluklu bu süreçte yolumuzda yürüyoruz.
TAKIM TUTAR GİBİ SENDİKACILIK YAPILMAZ
Kanunen sendikacılıkta o kolda üye olabilecek memurların yüzde 1’in altında olursanız devlet tarafından 4 ayda bir ödenen toplu sözleşme ikramiyesini alamıyorsunuz. Bizim kuruculuğunda yer aldığımız bir sendikanın imzası ile bu karar alındı ve bu sendikadan ayrılmamın ne kadar doğru olduğu kanıtlanmış oldu. Bu çok yazık bir durumdur. O sendikanın kurulduğu dönemde hak aramak için çıktığı yolda nasıl değiştiğinin göstergesidir. Biz siyasi bir sendikaya dönüşmeyeceğiz. Biz memurun hakkına ihanet etmeyeceğiz. Reklam ve algı değil gerçek hak araması yapacağız. Yeni bir vizyon ile ortaya çıkmak şart. Türkiye’de insan gibi sendikacılık evet var ve biz de bunun takipçisiyiz.”