Çelikcan’a övgü, Sözlü’ye eleştiri

İşte, o röportaj…

Sayın Gülaçtı, siz AK Parti’den Yüreğir ve Büyükşehir Belediye Meclis üyesisiniz. Yüreğir, uzun yıllar, Adana’nın hep arka bahçesi olarak değerlendirildi. Buna ister algı deyin, ister gerçek. Yüreğir, Çelikcan döneminde makus talihini yenebildi mi?

Sayın başkanın bu ikinci dönemi, gerçekten ilk dönemde belediyeyi aldığında belediye büyük bir borç yükü altındaydı. Tabi ki belediyelerdeki borcu dile getiriyoruz, hizmet yapmanın önünü tıkayan bir sonuç doğuruyor. Çünkü her şey parayla olduğu gibi hizmette parayla yapılıyor. Sayın başkan geçtiğimiz dönemde Yüreğir Belediyesi’nin borcunu çok büyük oranda azaltmakla kalmayıp aynı zamanda yollarını düzeltti.

ÇELİKCAN, SOSYAL DÖNÜŞÜME ÖNCÜLÜK ETTİ

Gerçekten girilmeyecek mahalle aralarına bile kenarı oluklu balık sırtı yollar yaptırdı, asfalt kalitesi son derece üst düzey kalitede, kendisi de kara yollarından gelme ve işi bilen birisi olduğu için çok kaliteli asfaltlarla gerçekten Yüreğir’in asfalt görmemiş sokaklarını metre metre her yerini asfaltlattı. Hemşerilerimizden de bu konuda çok olumlu geri dönüşler aldı ve bunun yanında kültür evleri Yüreğir’in gelişmesi, dönüşmesi için sosyal anlamda da gelişebilmesi için kültür evleri açtı, bu kültür evlerinde ev hanımlarına, baylara, çocuklara çok farklı kurslarla hem meslek kazandırdı hem de kendilerini oylayacak bir hobi kazandırdı ve bu alanda Yüreğir’in mahallelerinde sosyal dönüşüme de öncülük etti. Tabi dönüşüm dediğimizde Adana’daki en önemli yerinde kentsel dönüşümü Sayın Mahmut Çelikcan, Kışla Mahallesi’nde birinci etabı yaptı bitirdi. Gerçekten çok önemli bir kentsel dönüşümdü bu, Adana’nın göz bebeği dediğimiz alanda büyük bir iş başardı. Şimdi inşallah ikinci ve üçüncü etaplarında planları yapılıyor. Kışla Mahallesi’nin tamamen kentsel dönüşümünü gerçekleştirecek. Burada bu işlemleri yaparken belediyenin borcunu yaklaşık 130 milyon, 170 milyon liralardan 40-50 milyon liralara kadar düşürdü, çok büyük başarı. Bir yandan kısıtlı bütçeyle iş yapıyorsunuz bir yandan borçları ödüyorsunuz. Gerçekten kendisi Yüreğir’in de Yüreğirlinin de gönlüne girdi, kalbini kazandı ve Yüreğir’i o Adana’nın arka bahçesi algısından bu dönemde çıkarmaya başladığını görüyoruz.

YÜREĞİR ARTIK ADANA’NIN ARKA BAHÇESİ DEĞİL

bunda hem belediye başkanımız Sayın Çelikcan’ın katkıları var hem de çok önemli hükümet yatırımlarının Yüreğir’de olmasının getirdiği önemli bir katkı var. Şehir hastanesi sadece bu bölge için değil Adana için çok büyük bir yatırım ve bunun yanında Adana adliyesi Türkiye’nin en büyük 3 üncü adliyesi ve yine Yüreğir’de yapılıyor. Islah mahkemeleri Yüreğir’de yapılıyor yani bunlar ve benzeri devlet yatırımları da Yüreğir’in o gizli kalmış, arka plana itilmiş potansiyelini öne çıkartmaya başladı. Yüreğir artık Adana’nın arka bahçesi değil, Adana’nın incisi olma yolunda ilk adımlarını attı ve hızla ilerliyor ve ben belediye meclis üyesi olmam dolayısıyla hemşerilerimizi izliyorum, görüyorum, onlar da Yüreğir’in bu ilerlemesinden memnunlar.

Sinanpaşa Mahallesi ile ilgili bir gelişme var mı?

Oranın kentsel dönüşümü yaklaşık 10 yıldır Adana Büyükşehir Belediyesi’nde, Büyükşehir Belediyesi de maalesef bugüne kadar bu konuda net bir adım atamadı. Hem geçtiğimiz dönemde Aytaç Durak döneminde, Aytaç Durak’tan sonra Zihni bey döneminde ve şu anda Sözlü döneminde net bir adım atılamadı. Sinanpaşalı da artık bu durumdan muzdarip. Çünkü kentsel dönüşüm ilan edildiği için kendileri de bir şey yapamıyorlar. Orası Adana’nın çok değerli, önemli bir yeri olmasına karşın maalesef kötü durumda ve kaderine terk edildi. Sayın Çelikçan istedi, burayı da bize verin, yaptıralım dedi, ama Büyükşehir Belediyesi’nden kabul görmedi, bekliyoruz inşallah, Sinanpaşa’daki hemşerilerimizin de bu mağduriyeti giderilir, çünkü oranın yapılmasıyla ile birlikte işte Optimum gerisinde Kozan Çarşısı denilen Hilton’un arkasındaki bölgede yine Yüreğir Belediyesi büyük bir kentsel dönüşüm gerçekleştiriyor. Çok büyük bir kent meydanı oluşturacak Yüreğir’in çevresini değiştirecek, çok özel bir proje yaptırıldı.  Oranın çalışmaları da başladı. Kozan çarşısı, Optimum, Sheraton ve bakıyorsunuz işte ileride Kışla dönüşüyor, Yavuzlar dönüşecek, Sinanpaşa ortada kaldı. Büyükşehrin burada kentsel dönüşümü vatandaşlarımızı mağdur etmeden acilen gerçekleştirmesi lazım.

Siz, aynı zamanda Büyükşehir Belediye Meclisi’nde partinizin grup başkan vekilisiniz. Büyükşehir’in Sözlü dönemindeki performansını değerlendirmenizi istersek, bize neler söylersiniz?

BÜYÜKŞEHİR BÜTÇESİNİ VERİMLİ KULLANAMAMAKTADIR

Büyükşehir Belediyesi özellikle, yeni Bütünşehir Yasası’ndan sonra sadece merkez ilçeler değil tüm Adana’yı kapsayacak şekilde büyüdü, genişledi. Bütçesi de 600 milyon liralardan yaklaşık 1 buçuk milyon liraya kadar arttı. Tabi bu bütçe coğrafyanın genişlemesiyle, devlet katkısıyla artan bir bütçedir. Büyükşehir Belediyesi yönetiminin kendi kendine yaptırdığı bir bütçe değildir. Doğal olarak belediyenin bütçesi artmıştır. Ancak Adana Büyükşehir Belediyesi bu bütçeyi yeteri kadar düzgün, verimli kullanamamaktadır. Bunu kullanamamakla kalmayıp üstüne birde borç yüküyle Adana Büyükşehir Belediyesi’nin hem gelirini azaltıp hem de yatırım yapacak bütçeyi sıkıntıya sokmaktadır.

BÜYÜKŞEHİR ASKİ İLE BERABER BORÇLANDI

Biz göreve geldiğimizden beri yaklaşık 353 milyon lira Büyükşehir Belediyesi ASKİ ile beraber borçlandı, Büyükşehir Belediyesinin 2015 yılında geliri 802 milyon gideri 1 miyar 35 milyon lira. Yani bütçe 233 milyon lira 2015 yılında açık verdi. Bunun 100 milyonu meclis kararıyla borçlanıldı geri kalanı da farklı şekillerde borçlandırılarak bütçe denkleştirilmeye çalışıldı. Şimdi Büyükşehir Belediyesinin toplam borcuna gelecek olursak 1 milyar 203 milyon lira bugüne kadarki toplam borcu yani 1 kattrilyon 203 trilyon lira bu borç içerisinde vergi, SGK ve cari borçlar yok. Şimdi hal böyle olunca birde gelirine bakıyorsunuz belediyenin 2015 yılında gelirin yüzde 76’sı devlet katkısı yüzde 24’ü de kendi gelirlerinden oluşuyor. Belediyenin gelirlerini artıramadığı sürece bu borcu ödeyebilmesi mümkün değil. Borçlanmaktan korkmak doğru birşey değil, ancak sizin geliriniz varsa borçlanmaktan korkmazsınız, gelir olmayan bir yerde her sene borç üstüne borç geliyorsa bundan korkmanız lazım. Adana Büyükşehir Belediyesi ne yapıyor, rutin bir takım asfalt, yama işleri, işte yapılabildiği kadar çevre temizliği, alt yapıyla ilgili geniş bir yatırım zaten yapamıyor.

BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİNİN ŞEHRE YAPACAĞI ÖNEMLİ PROJELERİ OLMALI

Adana Büyükşehir Belediyesi’nin zaten yapmak zorunda olduğu bu yol çalışmaları, alt yapı çalışmaları, temizlik ile ki bunları tam olarak yerine getiremiyor, bununla da gurur duyması zaten mümkün değil. Bir kere Büyükşehir Belediyesinin şehre yapacağı önemli projeler olmalı, hem sosyal anlamda projeler gerçekleştirmesi lazım hem de şehirde hemşerilerimizin yaşantısına katacağı değerli projeler olmalıdır. Nedir bunlar, işte bir köprü projesi konuşuluyor hala gerçekleştirilemedi. 2 buçuk yıldır konuşuluyor daha yeni yeni adım atılmaya başlandı, inşallah yapılır ve bitirilir ve bunun yanında ulaşım ile ilgili çok büyük sıkıntılar var. Tüm hemşerilerimiz trafikten şikayetçi, işte hepimiz yaşıyoruz park yeri sıkıntılarından tutun da bir yere gitme sıkıntısına kadar, ulaşımla ilgili henüz en ufak bir sistem, çözüm üretilmedi. Günlük genişletmelerle günü kurtarma çalışmaları yapıldı ancak bunlar da tabi ki geçici oluyor. Çok kısa sürede bitiyor, trafiğe yönelik bir hareket, bir çalışma yapılamadı. Hal böyle olunca yapılması zorunlu olduğu işleri bile eksik gedik yaptığı bir belediyenin diğer projelere hiçbir adım atmadığı yerde bir büyükşehir belediyesi başarısından söz etmemiz çok da mümkün değil. 2 buçuk yılda yapılamayan şeylerin kalan 2 buçuk yılda nasıl yapılacağı, verilen sözlerin havada kaldığı bir gerçek. Bu alanda da maalesef üzülerek söylüyorum çok bir şey yapılacağına dair umudum yok.

Darbe ve darbecileri çağrıştıracak isimlerin kaldırılması sırasında, Kenan Evren Bulvarı’nın isminin Devlet Bahçeli Bulvarı olarak değiştirilmesi çok tartışıldı.  Valilik kararı onaylamadı. Şimdi yeniden meclise gelecek. Sizce, Başkan Sözlü bu ısrarında devam eder mi ya da ortak bir nokta bulunabilinir mi?

Ülkemiz 15 Temmuz akşamı gerçekten hain FETÖ terör örgütü tarafından saldırıya uğradı, ben buna darbe girişimi falan demiyorum çünkü bizim şanlı ordumuzdaki o üniformaları giyen askerlerimiz adına buna darbe girişimi demek benim zoruma gidiyor. Çok şükür ki bu millet güçlü ve dirayetli bir Cumhurbaşkanına ve iktidara sahip, onların peşinde ülkesini seven, vatanını seven bir millete sahip. Türk milleti o gece gerçekten o eski günlerinden bir şey kaybetmediğini, gerektiği yerde Türk milletinin ne kadar olağan bir tavır sergilediğini, canını bile vatanı için her şeyi yapabileceğini gösterdi. O geceden sonra sahada, alanlarda hep konuşulan şey darbecilerin isimlerinin kaldırılması için hemşerilerimizin belirli talebi, böyle bir isteği vardı ve bu konuda da bir irade ortaya koyup, bulvarın tabelasının üzerine götürmüşler, sivil oluşumlar tarafından asmışlar ‘15 Temmuz Şehitleri Bulvarı’ şeklinde. Bizde bunu değiştirmenin yerinin Adana Büyükşehir Belediyesi olduğunu, il başkanımızın talimatlarıyla Büyükşehir Belediyesine bir teklif verdik. Buranın isminin 15 Temmuz Şehitleri Bulvarı ya da Demokrasi ve Şehitler Bulvarı yani darbeciyi götürüp yerine daha önemli bir isim bulması konusunda hemfikir olduk,  verdik. Sonra gördük ki ismin değişmesi konusunda onlarda hem fikirler ancak bulvarın isminin Devlet Bahçeli olmasını istiyorlar. Sadece Kenan Evren Bulvarı ile kalmayıp devamında Adnan Kahveci Bulvarı, yeni yapılacak köprünün isimlerinin değiştirilmesini istiyorlar. Bizde bu konuda itiraz ettik, biz Devlet Bahçeli ismine itiraz etmedik, Sayın Devlet Bahçeli 15 Temmuz gecesi de doğru bir davranış sergilemiştir, gerçekçi, devletine sahip çıkan bir devlet adamı olduğunu açıkça ortaya koymuştur. Bizim buradaki istememe nedenimiz, biz de o gece o yolda vatanına sahip çıkan başkomutan olarak canını hiçe sayan Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın isminin verilmesini isteyebilirdik. Ancak oluşan bu milli birlik ve beraberlik ruhunda bu işleri kişiselleştirmemek, özelleştirmemek adına, genel anlamda herkesin kabulleneceği şehitlerimizin isimlerinin verilmesini istedik. Kendileri bu konuda ısrar ettiler, meclis çoğunluğuyla Cumhuriyet Halk Partili arkadaşlarında oylarıyla oy çokluğuyla bunu meclisten geçirdiler. Ancak cadde, sokak ve park gibi yerlerin isimlerinin değiştirilmesi için meclis üye sayısının 3’te 2 çoğunluğu gereklidir. Bu da Adana Büyükşehir Meclisinde 53 kişiye tekabül eder. AK Parti grubu bir kabul oyu vermemiştir ve çekimser kalmıştır. Hal böyle olunca kabul oyları yaklaşık 35 civarında kaldığı için tabi ki teklif geçmemiştir ve biz de valiliğe gittik itiraz ettik. Yeterli kabul oyu olmadığından isim değişikliğinin geçerli olmadığını dile getirdik ama gelmesi gereken cevabı beklemeden yönetim bulvarın ismini değiştirdi. Sayın Hüseyin Sözlü bir açıklama yapmış valiliğe tekrar itiraz etmişler. Şimdi tamamen sonuçlanmasını bekliyoruz ve bizim görüşümüz nettir, açıktır. Biz bu milletin bu günlere gelmesini sağlayan şehitlerimizin isimlerinin verilmesi konusunda ısrarcıyız, kararlıyız .

Sayın Gülaçtı, sizce Adana’nın en büyük sorunu nedir? Ya da bu sorunların altında bir uzlaşma kültürü mü yatmıyor?

Adana’nın sorunları belki saymakla bitmeyecek. Hepsinin bir anda çözülmesi de zaten mümkün değil. Ancak Adana’nın sorunlarına bir yerden başlamak gerekiyor. Biz bu sorunları mecliste sıklıkla dile getiriyoruz, bunlar ulaşım sorunlarından tutun da işte altyapı sorunları şimdi bu tip sorunları sıklıkla dile getiriyoruz. Ancak yönetimden herhangi bir net adım göremiyoruz. Büyükşehirin sorunları hafife almak yerine ciddiye alması, üzerine proje üretmesi, geliştirmesi lazım. Üretemedikleri yerlerde bizlere de oturup sormaları lazım. Sonuçta bizde Adana Büyükşehir Belediye Meclis üyeleri olarak bu şehrin seçilmiş temsilcileriyiz. Maalesef ben yaptım anlayışıyla yönetilen bir belediyede tabi ki uzlaşmadan bahsedemiyoruz ancak samimi bir duruşla büyükşehirin sorunlarını çözmek için biz AK Parti grubu olarak destek veriyoruz.

ADANA YEREL YÖNETİMLER NEDENİYLE GERİYE GİTTİ

Hiç bir siyasi kaygı gütmeden Adana’ya yapılacak her türlü desteği biz veriyoruz. Bundan sonra vermeye de davam edeceğiz. Adana yerel yönetimler nedeniyle geriye gitti ve geriye gitmeye devam ediyor. Bizde umut ediyoruz ki ilerleyen seçimlerde eğer bir anayasa değişikliği olmazsa 2019’da görünen o ki hemşerilerimizin desteğiyle de AK Parti Adana Büyükşehir Belediyesi’ni alırsa Adana’yı AK belediyecilikle tanıştıracağız. Adana’yı hakettiği yere tekrar taşıyacağız.

AK Parti iktidarının Adana’ya yatırımlarından bahsedebilir misiniz?

 AK PARTİ İKTİDARLARI ADANA’YA HEP SICAK BAKTI

Çok büyük kamu yatırımları var, gözle görülür kamu yatırımlarının yanında işte şehir hastanesi, Adana’yı bu bölgede sağlık turizmi haline getirecek bir merkez. Adana’nın ekonomisine çok büyük katkıda bulunacak bir merkez. İşte bunun yanında Adana adliyesi, ıslah mahkemeleri, Sarıçam’a yapılan stadyum, görüyorsunuz otoban bağlantıları Adana’dan çıktık mı her yere ulaşım daha rahat, merkezi yönetimlerin yapması gerekenler bunlardır. AK Parti hükümetleri her zaman Adana’ya sıcak bakmıştır ve bakmaya devam edecektir. Yeni okullar yeni derslikler yapılmıştır. Çünkü AK Parti iktidarında eğitime çok önem verilmiştir. Ancak yerel yönetimlerin hükümete destek olmaması nedeniyle Adana bazı şeylerden faydalanamamaktadır.

FETÖ’nün 15 Temmuz kanlı darbe girişiminden sonra başlatılan Demokrasi Nöbetlerinde Adana’yı nasıl buldunuz?

ADANA BERABERLİK RUHUNU ÇOK GÜZEL GÖSTERDİ

Hemşerilerimiz gerçekten çok önemli bir duruş sergilediler. O nöbetlerde bizlerde ordaydık, siyasi düşüncesinin ne olduğuna bakmadan bayrağını alan, tam 27 gece boyunca alanları doldurdu. Sayın cumhurbaşkanımızın talimatıyla sokaklara çıktık ve o meydanları, “artık evinize dönebilirsiniz” talimatı gelene kadar Adana terk etmedi. Saat 7’de başlayan istasyon meydanındaki o bolluk o canlılık, milli beraberlik ruhu sabah saatlerine kadar her gün devam etti. Bundan dolayı gerçekten bu şehrin bir meclis üyesi olmaktan gurur duyuyorum, hemşerilerimizle gurur duyuyorum. Adana milli beraberlik ruhunu çok açık bir şekilde tüm Türkiye’ye göstermiş oldu.