Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısında konuştu.
Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, toplantının ülke, millet, demokrasi ve partisi için hayırlara vesile olmasını Allah'tan niyaz etti.
"Aşkınız, sevdanız ve vefanız için her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum" diyen Erdoğan, AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nı dün yine coşku ve heyecan dolu bir atmosferde icra ettiklerini anlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2024 yılının bu ilk il başkanları toplantısında hem son 5 ayın muhasebesini yaptıklarını hem de illerin adeta röntgenini çektiklerini belirterek, "Teşkilatımızın kararlılığı, dinamizmi ve heyecanı karşısında partimizin Genel Başkanı ve bir neferi olarak, hakikaten büyük bir gurur duydum. Bizi örselemeye çalışanlara inat, üstat Necip Fazıl'ın o veciz ifadesiyle yolumuza 'pekleşe pekleşe' devam ediyoruz." diye konuştu.
AK Parti'nin ayırıcı vasfının, istişareye önem vermesi ve attığı her adımı istişareyle atması olduğuna işaret eden Erdoğan, AK Parti'nin kuruluşundan itibaren daima ortak akılla hareket ettiklerini, bunu güçlendirerek sürdüreceklerini dile getirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"Son 1 yılımıza damga vuran seçimler dolayısıyla gelenekselleşmiş istişare kamplarımızı yapamamıştık. İstişare toplantımızı önümüzdeki haftalarda gerçekleştiriyoruz. Milletvekillerimizle 7-8 Haziran tarihinde, belediye başkanlarımızla da 1-2 Temmuz'da inşallah bir araya geleceğiz. Önümüzdeki döneme dair yol haritamızın da şekilleneceği bu toplantıların, şimdiden partimiz ve davamız için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Kongrelerimizle ilgili takvimi de inşallah yakında ilan edeceğiz. Yetkili arkadaşları gerekli hazırlıkları yapmak üzere talimatlandırdık. Bu süreci de dava ve yol arkadaşlığımıza halel getirmeden yürüteceğiz."
"DIŞ POLİTİKA KULVARINDA ÖZELLİKLE YOĞUN BİR 4
HAFTAYI GERİDE BIRAKTIK"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti'nin siyaset tasavvurunda, görev ve sorumluluk almak kadar gerektiğinde tüm rütbelerden azade bir şekilde bu partinin bir eri olarak çalışmanın da büyük bir şeref olduğunu vurgulayarak, her kongre sürecini, kadroları arasındaki bir bayrak yarışı olarak gördüklerini aktardı.
Erdoğan, "Yorulan arkadaşlarımız, motivasyonunu yitiren arkadaşlarımız varsa, hatası, kusuru, yanlışı olanlar varsa, kardeşlik hukukumuzu koruyarak onları dinlenmeye alacağız; yeni, heyecanlı, dinamik arkadaşlarımızla kadromuzu güçlendirerek yolumuza devam edeceğiz. Kurulduğumuz günden beri yenilenerek, tazelenerek geliyoruz. İnşallah bundan sonra da aynı çizgide hareket edeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.
14 Mayıs 2023'te yapılan genel seçimin üzerinden dün itibarıyla 1 yıl geçtiğini hatırlatan Erdoğan, TBMM'nin, bu 1 yıl içinde yine gece-gündüz demeden çalıştığını ve milletin beklentilerini karşılayacak yasaları çıkardığını söyledi. Erdoğan, "Aynı süreçte hükümetimiz de başta şahsım olmak üzere, tüm kabine üyelerimizle gecemizi gündüzümüze katarak ülkemizin refahı, kalkınması ve güvenliği için ter döktük, döküyoruz. Sadece son grup toplantımızdan bu yana yurt içinde ve yurt dışında birçok programa katıldık, farklı liderleri ülkemizde misafir ettik. Dış politika kulvarında özellikle yoğun bir 4 haftayı geride bıraktık." ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, söz konusu süreçte gerçekleştirdiği kabul ve ziyaretlere ilişkin video izletildi.
"(YENİ ANAYASA) BİZ, SONUNA KADAR
YAPICI VE UZLAŞMACI TUTUMUMUZU KORUYACAĞIZ"
Erdoğan, diplomaside olduğu gibi iç siyasette de yoğun gayret içinde olduklarını dile getirerek, Meclisin gündeminde adaletten ticarete, ekonomiden güvenliğe ve eğitime geniş bir yelpazede kanunlaşma sürecinde olan tekliflerin bulunduğunu bildirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Gerek hayat pahalılığı ve fırsatçılık gerekse son dönemde sıkça basında yer alan öğretmenlerimize yönelik şiddetle mücadelede yasal zeminin güçlendirilmesine ihtiyaç duyuyoruz. AK Parti Grubumuzun, Cumhur İttifakı'ndaki ortağımız MHP ile işbirliği ve eş güdüm içinde bu konuları çok iyi takip etmesini bekliyorum. Meclis tatile girmeden, yasal düzenlemeleri çıkarmamız gerekiyor." sözlerini sarf etti.
Yeni anayasa görüşmelerine de değinen Erdoğan, şu görüşleri paylaştı:
"Yeni ve sivil anayasa meselesinde Meclis Başkanımızın çalışmalarına destek vermemiz, önemlidir. Cumhuriyet'in ilk asrını darbe anayasasıyla karşılamış ve geçirmiş olmanın mahcubiyeti içindeyiz. Toplumsal temsil kabiliyeti en yüksek meclislerden olan 28'inci dönemin; milletimize, demokrasimize ve gelecek nesillere yapacağı iyiliklerin zirvesinde Türkiye'nin 64 yıllık sivil anayasa hasretini dindirmek olacaktır. Sivil anayasa iradesinin, günlük siyasetin geçici tartışmalarına kurban edilmemesi gerektiği kanaatindeyiz.
Aceleye getirmeden ama çok da fazla uzatmadan istişari temasları bitirip, somut adımlar atılmasında fayda görüyoruz. Biz, sonuna kadar yapıcı ve uzlaşmacı tutumumuzu koruyacağız. Önümüzde, inşallah kesintisiz bir 4 sene daha var. Bu 4 yılın her gününü, ilk günkü heyecanla, ilk günkü aşkla dolu dolu geçirecek; Allah'ın izniyle, ülkemizi her alanda yeni seviyelerle, yeni rekorlarla buluşturacağız. Türkiye'nin son 21 yılına mührünü vurmuş bir kadro olarak, gelecek asrına da eserlerimiz ve projelerimizle inşallah biz istikamet çizeceğiz."
"31 MART SEÇİMLERİ BİR GÜVEN OYLAMASI
DEĞİLDİR"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 14 Mayıs seçimlerinde aziz milletin, iktidar olma yetkisini kendilerine tevdi ettiğini, 10 ay sonrasında 31 Mart yerel seçimlerinde ise kendilerine bir ikazda bulunduğunun unutulmaması gerektiğini belirterek, "31 Mart seçimleri bir güven oylaması değildir. Seçmenin, ülkenin idaresine ilişkin tercihlerinde bir kırılma, bir değişiklik olmamıştır. Önce 14 Mayıs'ta, 2 hafta sonra 28 Mayıs'ta seçmen kararlı bir şekilde hükümeti Cumhur İttifakı'na emanet etmiş, yerel seçimde tercihini sandığa farklı şekilde yansıtmıştır. Bu ikisini birbirinden ayırmak durumundayız." düşüncesini dile getirdi.
Milletin 31 Mart'ta verdiği mesajı duymazdan gelmeyeceklerini vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Biz o mesajı aldık, gereğini de yapmaya başladık. Ancak milletin, AK Parti'den ya da Cumhur İttifakı'ndan desteğini çektiğini zannedenler fena halde yanılırlar. Bu yanılgıya özellikle sizler düşmeyeceksiniz. Bakanlarımız, milletvekillerimiz, bütünüyle teşkilatımız, aziz milletimizin bize 14 Mayıs'ta yüklediği emanetin idrakinde olacağız. Bu emanetin bize 5 yıllığına yüklendiğinin farkında olacağız. Hiç sağa sola bakmadan; işimize, hedeflerimize kilitlenecek, milletimizin yüklediği emanetin inşallah hakkını vereceğiz. Bu noktada, içimizde, kadrolarımızda, eğer yanlış değerlendirmeler yapanlar, milletin mesajını yanlış okuyanlar varsa, atalete veya tembelliğe tevessül edenler olursa, onlarla, hiç tereddüt etmeden yollarımızı ayırırız."
Erdoğan, partisinin çalışma usulünün belli olduğunu söyleyerek, "Hemen yarın seçim olacakmış gibi hazırlıklıyız. Hemen yarın milletimiz tarafından hesaba çekilecekmiş gibi çok çalışırız. Aynı zamanda, biz hiç seçim olmayacakmış gibi, süreye bakmadan, tarihe bakmadan, kendimizi seçim tarihleriyle kısıtlamadan çalışan bir kadroyuz. Şunu çok net ifade etmek isterim; Ne teşkilatımızda, ne de bürokrasi kadrolarında, rehavete, tembelliğe, gevşemeye, isteksizliğe, gönülsüzlüğe asla ve asla tahammülümüz olamaz. Son 21 yılda çetin mücadeleler sonucu gerilettiğimiz bürokratik vesayetin tekrar nüksetmesine fırsat vermeyiz, vermeyeceğiz." dedi.
"BURADAYIZ; DİMDİK, SAPASAĞLAM AYAKTAYIZ"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, son dönemde gündeme gelen her hadiseyi tüm boyutlarıyla, en ince detayına kadar takip ettiklerini belirterek, "Kanunun dışına çıkan; hatası, kastı veya marazı olan kim varsa, hukuk zemininde hesabını mutlaka soruyoruz. Ülkeye ve millete karşı vazifesini yapmamanın hiçbir bahanesi olmaz. Bizim için her bir saniye, milletimizin emanetidir; o her saniyeyi milletimiz için sarf etmek boynumuzun borcudur." diye konuştu.
Son 22 yılda, AK Parti ve hükümetleriyle ilgili karamsar ve kötümser senaryolar yazanların olduğunu dile getiren Erdoğan, "Bize süre biçenler oldu. Bize, gazete manşetlerinden ömür biçenler oldu. 'Bu iş bitti' deyip yolunu değiştirenler oldu. Bu davaya ihanet edenler oldu. Korkanlar, ürkenler, hırslarına yenilenler oldu. Onlar şimdi yoklar, esameleri okunmuyor; unutulup gittiler. Ama Allah'a hamdolsun, biz buradayız; dimdik, sapasağlam ayaktayız. Dava burada ve inşallah yarın da burada olacak. Mevla ömür, milletimiz de yetki verdikçe burada olmaya devam edeceğiz." ifadesini kullandı.