HABER MERKEZİ- Dünyada yaklaşık 4 milyon, ülkemizdeki ise 2.500 civarında cüzzam hastası olduğunun tahmin edildiğini söyleyen Medline Adana Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Nalan Kükürt, cüzzam hakkında bilgiler verdi.
Geri kalmış bölgelerde görülüyor
Cüzzamın (Lepra) deri ve sinir sistemini tutarak belirtilerini gösteren, kronik seyirli bir enfeksiyon hastalığı olduğunu anlatan Dr. Nalan Kükürt, “Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre dünyada her yıl yaklaşık 200.000 yeni cüzzam vakası tedavi altına alınıyor. Vakalar genellikle dünyanın geri kalmış ülkelerinde; daha çok kırsal bölgelerdeki yoksul ve sağlık hizmetlerinden yeterince yararlanamayan kesimlerde yoğunlaşıyor. Bu bölgelerde ise çok çocuklu, tek odada barınan, aynı kaptan yemek yiyen, yetersiz ve tek tip beslenen, bağışıklık direnci düşük kimselerde yaygınlaşıyor” diyerek hastalığın bebeklik çağından ileri yaşlara kadar her iki cinste ve yaşta görülebildiğini aktarıyor.
Hastalığın tek taşıyıcısı insan
“Verem hastalığına yol açan basille (bir çeşit bakteri) hemen hemen aynı türde olan bu mikroba karşı doğal bağışıklığımız bulunmuyor. Bu nedenle cüzzam mikrobu taşıyan bir hastayla uzun süreli ve yakın temas sonucunda hastalığa yakalanmak mümkün olabiliyor” diyen Dr. Nalan Kükürt, cüzzamın tek taşıyıcısının insan olduğunu belirterek ekliyor: “Cüzzam hala bildirimi zorunlu bulaşıcı hastalıklar listesinde yer alıyor. Birçok hastalıkta olduğu gibi cüzzamda da erken teşhis ve sonrasında doğru tedavinin uygulanması önem arz ediyor. Hastalık bir antibiyotik kombinasyonu ile tedavi ediliyor. Tipik olarak, aynı anda 2 veya 3 antibiyotik kullanılıyor” diyerek tedavinin genellikle 1 ila 2 yıl sürdüğünü söylüyor.
Geç kalınırsa kalıcı sakatlıklar gelişebiliyor
Teşhisi gecikmiş veya hiç tedavi almamış hastalarda 10-15 yıl sonra sakatlıklar gelişebileceğini anlatan Dr. Nalan Kükürt, “Hastaların ilk teşhis ve tedavisi deri hastalıkları uzmanları tarafından yapılır. Aynı verem tedavisinde olduğu gibi birden fazla ilaçtan oluşan kombine tedavi ile en fazla 2 yıl içinde hastalar tamamen iyileşebilirler. Tedavide etkin ilaçların varlığı ve bulaşıcılık hali baskı altına alınabildiğinden hastalar sadece ön tedavi için hastaneye yatırılırlar” diyerek meydana gelmiş şekil bozukluklarının ise ancak ameliyatla düzeltilmesi yoluna gidilebileceğini, bu durumda da başarı oranlarının hastalığın ne derece ilerlemiş olduğuyla yakından ilgili olduğunu ifade ediyor.
El sıkışmakla bulaşmıyor
“Hastalığa yakalanmak için tedavi edilmemiş cüzzam hastası ile birkaç ay boyunca yakın temasta olmak gerekir. Aynı sofrada oturmak, el sıkışmak, dokunmak, kucaklaşmak, cinsel temas ya da uçakta veya asansörde cüzzamlı bir kişinin yanında olmak gibi kısa süreli temas yoluyla bulaşmaz” diyen Dr. Nalan Kükürt, hastalığın daha sık görüldüğü bölgelere seyahat edecek ve buralarda uzun zaman geçirecek kişilerin dikkatli olmalarını öneriyor.