Dr. Yıldırım, “Kronik baş ağrısı insanların yaşam
kalitesini, iş ve aile hayatını bozan - engelleyen yaygın sebeplerden biridir,
bayanlarda daha sık görülmektedir. Kalıtsal özellik gösterir, stresle
tetiklenir. Baş ağrısına neden olan sebepler içerisinde sinüzit hastalıkları,
migren, beyin içi damar ve tümör yapıları en sık sebeplerdendir. Uygun süre
ilaç ve süreç tedavisine rağmen geçmeyen baş ağrısında güncel tedavi yöntemleri
iyi bir alternatif oluşturmaktadır” dedi.
Ülkemizde 2011 yılından beri uygulanmakta olduğunu
söyleyen Dr. Yıldırım, “Botulinum toksin A enjeksiyonu migren ve diğer kronik
baş ağrılarının önleyici tedavisinde uygulanan yeni bir tekniktir.
Kronik Migren hastalığı üç aydan uzun süren ve ayda 15
gün veya daha sık ortaya çıkan baş ağrısı ve bu baş ağrısı karakteri migren ile
ilişkili ise düzenli ilaç kullanmaya rağmen ataklar önlenemiyor ise botoks
tedavisi devreye girer. Kronik baş ağrısına Botoks tedavisi pek çok avantaja
sahiptir, atak sayısı ve şiddetinde yüzde 80 oranında azalmalar sağlanmıştır.
Botoksun etki mekanizması kasların kasılarak ağrı duyusunu uyardığı bölgelerde
bunu engelleyerek ağrı oluşmasını bloke eder.
Botoksun bu et etkisi tesadüfi olarak saptanmıştır,
kronik baş ağrısı çeken ve yüz kaslarına botoks yaptıran hastaların daha
az atak geçirdiği saptanması üzerine botoksun bu etkisi keşfedilmiştir.
Her seansta 100 ile 200 ünite botoks kullanmak yeterli
olur. Alın bölgesine göz çevresine, ense omurga iki yan bölgesi ve Şakak
bölgesine küçük dozlar halinde uygulamak yeterli olur. Ancak kişiden kişiye
ağrı noktaları farklılık gösterebilir.
İyi bir ağrı değerlendirmesi ve odak saptanmasından sonra
hedefe yönelik botoks uygulaması, 6 ay koruma sağlamaktadır. Ciddi bir yan
etkisi görülmez her yaş grubunda uygulanabilir. Yine botoks diş sıkma diş
gıcırdatma gibi çene problemlerine neden olan kas spazmlarının tedavisinde de
uygulanmaktadır” ifadelerini verdi.