Gözün arkasında yer alan retina tabakasının merkezi bölümünde bulunan, 5.5 mm çapındaki dairesel bölgeye “sarı nokta” denir. Merkezi görmeyi bu bölgenin sağladığını belirten Anadolu Sağlık Merkezi Göz Hastalıkları Uzmanı Dr. Arslan Bozdağ, “Hastalığın ortaya çıkış nedeni yaşla beraber gözün en iç tabakası olan retina tabakasında metabolik artıkların birikmesi ve bu sebeple ortaya çıkan dolaşım problemi nedeniyle yeni damarların oluşması” şeklinde konuştu.
Sarı nokta hastalığının tamamen körlükle sonuçlanmadığını hatırlatan Dr. Arslan Bozdağ, “Bu hastalar, evde kendi işlerini görebilirler ancak tek başına sokağa pek çıkamaz, para ve yüz tanıyamaz, okuyamaz, yazamaz ve araba kullanamazlar” dedi.
Hastalığın, yaş ve kuru tip olmak üzere 2 tipi olduğunu vurgulayan Göz Hastalıkları Uzmanı Dr. Arslan Bozdağ, “Kuru tipte hastalık hafif ve yavaş, yaş tipte ise daha hızlı ilerler. Sarı nokta hastalığının belirtileri arasında kırık veya dalgalı görme, okuma güçlüğü, renkleri mat görmek, baktığı noktayı bulanık görüp etrafını daha net görme yer alıyor” açıklamasında bulundu.
Sarı nokta hastalığı tanısında göz anjiyografisi (FFA) ve göz tomografisinin (OCT) kullanıldığını söyleyen Dr. Arslan Bozdağ, “Göz anjiyografisinde, kol damarlarından boyalı ilaç verilir ve göz damarlarından geçerken fotoğraflar alınır. Bu geçiş esnasında damar dışına boya sızması olursa veya yeni damar tespit edilirse hastalık yaş tip olarak sınıflanır. Göz tomografisi ise fotoğraf çektirir gibi yapılan bir işlemdir. Hiçbir risk ve zararı yoktur. Retina katları içinde sıvı görülmesi yaş tip bulgusudur. Kuru tipte de bölgedeki değişikliklerle tanı konur” diye konuştu.
Kuru tip sarı nokta tedavisi için vitamin desteği ve ultraviyole ışıklardan korunmak gibi koruyucu önlemlerle hastalığın seyrinin yavaşlatılabileceğinin altını çizen Dr. Arslan Bozdağ, “Akdeniz diyeti uygulanması da damar sağlığı açısından iyi olacaktır. Yaş tip hastalığın tedavisinde ise yeni oluşan damarları yok etmek amaçlı çeşitli lazer uygulamalarının yanı sıra günümüzde en sık olarak çeşitli göz içi ilaç enjeksiyonları uygulanıyor. Bu tedavilerle öncelikle var olan görme korunmaya çalışılır hatta bazen görmede hafif artışlar da sağlanabilir” dedi.
Sarı nokta hastalığını önlemenin tam olarak mümkün olmamakla birlikte erken tanının çok önemli olduğunu dile getiren Göz Hastalıkları Uzmanı Dr. Arslan Bozdağ, “Burada diğer sağlık sorunlarının kontrol altında tutulması önemli. Örneğin, bir kalp-damar sorunu varsa, tedavisi ihmal edilmemeli” diyerek hastalıktan korunmak için tavsiyelerde bulundu:
Mutlaka güneş gözlüğü kullanılmalı.
Sigara, sarı nokta hastalığı riskini ciddi oranda arttırıyor.
Düzenli olarak egzersiz yapıp ideal kiloda kalınmalı.
Meyve ve sebze ağırlıklı beslenilmeli.
Düzenli aralıklarla balık tüketmeli. Balık, ceviz ve diğer kuruyemişlerin birçoğu omega-3 açısından zengin gıdalardır. Bu gıdalar, sarı nokta hastalığı riskini azaltan antioksidanlar içerir.