Soğuk ve kirli hava sinüziti tetikliyor

Soğuk ve kirli hava sinüziti tetikliyor

HABER MERKEZİ- Özellikle soğuk havalarda sinüzit şikâyetiyle sağlık kuruluşlarına başvurularda gözle görülür bir artış gözleniyor. Kış aylarında daha sık yaşanan viral enfeksiyonların yanı sıra hava kirliliğinin de iyice tetiklediği sinüzit, yüz kemiklerinin içerisindeki boşlukların iltihaplı doku ile dolması ile ortaya çıkıyor.

Soğuk ve kirli hava sinüziti tetikliyor

Hayat kalitesini düşüren önemli hastalıklar arasında yer alan sinüzitin tedavi edilmediğinde kiimi zaman çok ciddi sorunlara davetiye çıkarabildiğini söyleyen Medline Adana Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Dr. Murat Arslanhan, sinüzit belirtileri, tedavisi ve korunma yolları hakkında bilgiler verdi.

Yüz kemiklerinin içerisindeki boşlukların iltihaplı doku ile dolmasıyla ortaya çıkan sinüzitin, burun tıkanıklığı, sarı-yeşil renkte burun akıntısı, geniz akıntısı, yüzde dolgunluk hissi, seste çatallaşma ve koku almada güçlük şeklinde kendini gösterdiğini anlatan Dr. Arslanhan, “İnsanlar genellikle başı veya yüzü ağrıdığında sinüzit olduklarını düşünürler. Oysa ki sinüzit, kendini ağrı ile nadiren fark ettiren fakat oldukça yaygın görülen bir sorundur. Türkiye’de her yıl yaklaşık 15 milyon kişinin bu hastalıktan etkilendiği tahmin edilmektedir” dedi.

Sinüzitin tam ve doğru tedavi edilmediğinde kronik farenjit, göz çevresinde enfeksiyonlar hatta körlük, menenjit ve beyin apsesi gibi çok ciddi sorunlara kapı aralayabileceğini kaydeden Dr. Arslanhan, “Sinüzit, akut ve kronik sinüzit olmak üzere başlıca ikiye ayrılır. Akut sinüziti herkes yılda birkaç kez geçirebilir. Buna, soğuğa maruz kalma, alerji, hava kirliliği, vücut direncinin düşmesi gibi etkenler neden olur. Hastalık, yüz ve burunda basınç hissi, burun tıkanıklığı ve ateşle kendini belli eder” diyerek bu şikâyetlerin üç aydan daha fazla sürmesi halinde ise sinüzitin kronikleşebileceğini belirtti.

Sinüzit tanısını koymak için fizik muayenenin yanı sıra endoskopik muayene, röntgen ve sinüs tomografisinden yararlanıldığını söyleyen Dr. Arslanhan, “Akut sinüzit yaklaşık 4 ila 6 hafta sürer ve ilaç tedavisinin yanı sıra kendiliğinden de geçebilir. Şiddetli baş ağrısı görülür. Ağrının sebebi, sinüs kanallarının tıkanarak hava alamamasıdır. Ağrı kesiciler ve sinüsün boşalmasını sağlayan burun spreyleri etkilidir. Kronik sinüzit ise 3 aydan uzun sürer. Ağrı, akut sinüzitteki kadar şiddetli değildir ancak ağrı kesiciler fayda sağlamaz. Bu gibi durumlarda öncelikle antibiyotik tedavisi başlanır. Eğer sinüzit kronikleşmişse yani ilaçla tedavi edilemiyorsa ameliyat gündeme gelebilir. Burada amaç cerrahi uygulamalar yardımıyla sinüs boşluklarının genişletilmesi ve drenajlarının arttırılmasıdır” dedi.

Tedavi edilse bile tekrarlayabilen bir hastalık olan sinüzit oluşumunun nasıl engellenebileceğini bilmenin önem taşıdığını ifade eden Dr. Arslanhan, bu hastalıktan korunmak için şu önerilerde bulundu:

‘’Gribal enfeksiyona yakalanmanız durumunda doktor kontrolü altında tedavi alın

Enfeksiyon süresince burnunuzu sürekli açık tutmaya çalışın. Bunun için eczanelerde satılan çeşitli spreyler veya bir miktar tuz ve karbonat katılmış ılık su kullanabilirsiniz

Varsa alerji tedavinizi aksatmayın

Islak saçlarla açık havaya çıkmayın

Doğrudan rüzgâra maruz kalmamaya özen gösterin

Varsa burnunuzdaki kemik eğriliklerinin yanı sıra burun etlerinin büyüklük ve şişliğini tedavi ettirin’’



 

DİĞER HABERLER