Hastaneden yapılan açıklamaya göre yeterli uyku uyuyamamak
tüm bağışıklık sistemini zayıflatıyor. Bağışıklık sistemi zayıflayan vücut, diğer tüm kronik
ve otoimmün hastalıklara açık hale geliyor.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Prof. Dr. Kamil Kadir
Topalkara uykusuzluğun kronik bir hastalık olduğunu ve beynin, uykuda kendini
temizleyebildiğini vurgulayarak, vücudun bir sirkadiyen ritmi olduğunu ve buna
uyum sağlamanın bizi diğer hastalıklardan korunaklı hale getireceğini belirtti.
"UYKU SORUNU YAYGINLAŞIYOR"
Topalkara, hemen hemen tüm canlıların uyku siklüsüne sahip
olduğunu belirterek, "Tüm canlıların uykuya ihtiyacı var. Dünyanın kendi
ekseni etrafında yaklaşık 24 saat süren dönüşünün canlılar üzerinde oluşturduğu
biyokimyasal, fizyolojik ve davranışsal ritimlerin tekrar edilmesine
'sirkadiyen ritim' diyoruz. Vücudumuzun da kendi ritmi var. Güneş doğduğunda
uyanmamız, hava karardığında uyumamız gerekir. Tüm hücrelerimiz ve genlerimiz
bu ritme uygun şekilde çalışıyor.
Bu ritme uymadığımız takdirde, haliyle sorunlar ortaya
çıkıyor. Yeni doğan bebekler çok uzun saatler uyuyabilirken, 18 yaşından sonra
erişkin insanlar en az 7 saat sağlıklı bir uyku uyumalı. Ortalama 7-8 saat
uyunan uyku, bizi daha dinç ve zinde hissettiriyor." ifadelerini kullandı.
"BEYİN, UYKUDA KENDİNİ TEMİZLİYOR"
Topalkara, uyumanın beynin dinlenmesinde ve yenilenmesinde
çok etkili rol oynadığını aktararak, "Uyurken aslında beynimize dinlenmesi
için bir fırsat veriyoruz. Gün içerisinde çok fazla olay yaşıyor ve çok fazla
bilgiye maruz kalıyoruz. Bunların bir araya gelip derlenmesi, toplanması,
düzenlenmesi uyku sırasında gerçekleşiyor. Uykusuz kaldığımız sürece beyin
dinlenemiyor. Dinlenemediğinde uyku bozukluklarıyla başlayan süreç çeşitli
rahatsızlıklarla devam ediyor. Uykusuzluk bağışıklık sistemimizi zayıflatıyor.
Uyku, insanın en temel ihtiyaçlarından biri. Bu konu, sandığımızdan çok daha
önemli." yorumunu yaptı.
"SAĞLIKLI UYKU İÇİN KURALLARA UYUN"
Sağlıklı ve kaliteli uyku için kuralların açık olduğunun
altını çizen Topalkara, "Yatak odasının karanlık ve serin olması lazım.
Oda sıcaklığı, 21-22 derece geçmemeli ve tam karanlık olmalı. Gürültüden uzak,
gerekiyorsa kulak tıkacı kullanmalıyız. Yemek yeme- içme işini yatmadan en az 3
saat öncesinde sonlandırmalıyız. Özellikle, alkollü içecekler uyku kalitenizi
düşürecektir. Yatağınız ve kıyafetleriniz temiz, odanız ferah ve
havalandırılmış olmalı. Kalın yorgan ve battaniye altında değil daha hafif
tercihlerimiz olmalı. Nefes
alışveriş ritmimizi bozmayacak şekilde örtünmeliyiz." açıklamalarında
bulundu.
Topalkara, Türk toplumunda, tüm yaş gruplarının yüzde
15-20'sinin uykusuzluk sorunu çektiğine dikkati çekerek sözlerini şöyle
tamamladı:
"Sadece yaşlı yaş gruplarında bu oran yüzde 40-50
civarında. 65-70 yaşlarından itibaren oran açık şekilde yükseliyor. Gece horlama ve uyku
apnesi de uykusuzluk nedenlerinden biri. Kişinin, eğer bu sorunları varsa
kaliteli ve kesintisiz bir uyku uyuyamıyor demektir. Huzursuz bacak sendromu
olan bireylerin genelinde uykusuzluk problemini görüyoruz. Eğer bu tip
rahatsızlıklara ilişkin şikayetleriniz varsa, vakit kaybetmeden uzman hekimlere
başvurmalısınız. Hiçbir canlı, uykusuz yaşayamıyor ve emin olun en çok uykuya
ihtiyaç duyuyoruz. Sağlıklı ve kaliteli bir uyku, tüm hayat kalitenizi
yükseltecektir." AA