İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Bağcılar Sosyal Yaşam Merkezi’nin ilk etap açılış töreninde konuştu. Kendi dönemlerinde sosyal destekleri tam 6 kat arttırdıklarına vurgu yapan İmamoğlu, “2019’da, hatırlayın, ‘İmamoğlu sosyal destekleri kesecek’ yalanını söylemişlerdi. Bizim sergilediğimiz halkçı belediyecilik karşısında, bugün suspus oldular. Hatta bizim halkçı faaliyetlerimizi ve politikalarımızı kendi projeleri şeklinde, sanki yokmuş gibi anlatıyorlar. Yürekleri yetiyorsa, açıkçası gelsinler, o gün söylediği yalanları, Bağcılar sokaklarında, pazarlarında, meydanlarında tekrar etsinler. Yapamazlar. Gelsinler; Anne Kart kullanan, sadece Bağcılar'da tam 32 bin 328 anneye söylesinler. Bir diyecekleri varsa, yürekleri yetiyorsa, gelsinler Bağcılar'da evlerine tam 2.000.000 litre süt ulaştırdığımız, 18 bin 406 çocuğumuza ve onun annesine, babasına desinler ne diyeceklerse. Diyemezler. Bağcılar Kent Lokantamızdan hizmet almış, tam 311 bin 795 vatandaşımızın karşısına geçip, ‘İmamoğlu sosyal destekleri kesti’ desinler, diyebiliyorlarsa. Yürekleri yiyorsa. Milletin parasını millete verme konusunda bizimle hiç kimse yarışamaz” dedi.İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Bağcılar Sosyal Yaşam Merkezi’nin ilk etabını hizmete açtı. Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli ve CHP Bağcılar Belediye Başkan adayı Cem Kılıç’ın eşlik ettiği İmamoğlu, bünyesinde Yuvamız İstanbul Kreşi ve Engelli Rehabilitasyon Merkezi’ni barındıran tesisin açılış töreninde bir konuşma yaptı. Bağcılar özelinde; metro yatırımlarından kentsel dönüşüme, sosyal hizmet alanlarından İSKİ’nin alt ve üst yapı yatırımlarına kadar yaptıkları onlarca çalışmadan örnekler veren İmamoğlu, özetle şunları söyledi:
“MİLLETİN PARASINI MİLLETE VERME KONUSUNDA BİZİMLE HİÇ KİMSE YARIŞAMAZ”
“Bağcılar’a kazandırdığımız tesisleri, yaptığımız hizmetleri ve yatırımları bizden önceki yönetimin yaptıklarıyla kıyaslarsanız, bir gerçeği çok net olarak görürsünüz. Milletin parasını millete verme konusunda bizimle hiç kimse yarışamaz. Bu yeni bir kavram, yeni bir prensip, yeni bir tutku, yeni bir olmazsa olmaz… ‘Yeni’ diyorum, çünkü bize unutturdular. Aslında olması gereken buydu. Onun için bu konuda, net söylüyorum, yanımıza bile yaklaşamazlar. Biz sosyal destekleri tam 6 kat arttırdık. Onun için 2019’da, hatırlayın, ‘İmamoğlu sosyal destekleri kesecek’ yalanını söylemişlerdi. Bizim sergilediğimiz halkçı belediyecilik karşısında, bugün suspus oldular. Hatta bizim halkçı faaliyetlerimizi ve politikalarımızı kendi projeleri şeklinde, sanki yokmuş gibi anlatıyorlar. Olsun. Ben zaten diyorum, ‘Bizim projelerimizi herkes, ağzı dolu dolu anlatabilir. Çünkü bizim projelerimiz, zaten millet için. Yani bir parti projesi vesairesi gibi tanımlanmaz. Kişiye ait proje gibi tanımlanmaz. Millete ait, halka ait proje olarak tanımlanır.”
“O bakımdan yürekleri yetiyorsa, açıkçası gelsinler, o gün söylediği yalanları, Bağcılar sokaklarında, pazarlarında, meydanlarında tekrar etsinler. Yapamazlar. Gelsinler; Anne Kart kullanan, sadece Bağcılar'da tam 32 bin 328 anneye söylesinler. Bir diyecekleri varsa, yürekleri yetiyorsa, gelsinler Bağcılar'da evlerine tam 2.000.000 litre süt ulaştırdığımız, 18 bin 406 çocuğumuza ve onun annesine, babasına desinler ne diyeceklerse. Diyemezler. Bağcılar Kent Lokantamızdan hizmet almış, tam 311 bin 795 vatandaşımızın karşısına geçip, ‘İmamoğlu sosyal destekleri kesti’ desinler, diyebiliyorlarsa. Yürekleri yiyorsa. Buyursunlar; karşılıksız burs verdiğimiz Bağcılar'daki binlerce üniversite öğrencisinin yüzüne desinler. Bak o gençler, onlara nasıl cevap veriyor. Helali hoş olsun kardeşim. Sizin hakkınız, sizin paranız. Sizin paranız, sizin ihtiyaçlarınıza dağıtılıyor. Yenidoğan Destek Paketi, beslenme desteğinden, İstanbul Kart ile düzenli nakit desteğinden, gıda hijyen kolisi desteğinden ve diğer desteklerimizden söz etmiyorum bile. Milletin parasını millete verme konusunda bizimle kimse yarışamaz.”
“MİLLETİN PARASI MİLLETE GİDERKEN,
ARAYA BİRİLERİNİN ELLERİNİ SOKARLARDI"
“Gerçekler ortadadır. Ama gerçekler, bundan ibaret de değildir. ‘Ekrem İmamoğlu sosyal destekleri eskiye oranla 6 kat arttırdı’ derseniz, gerçeğin sadece bir yönünü dile getirmiş olursunuz. Sosyal destekler konusundaki gerçeklerin, çok farklı yönleri de var. Örneğin; biz, milletin parasını millete verirken, daha önceki gibi araya başka ellerin girmesine ve bu işten birilerinin nemalanmasına da izin vermiyoruz. Bizim bütçemiz çok bereketli. Niye biliyor musunuz? Bizim bütçemiz, hijyenik. Bizim bütçemiz nitelikli ve işini bilen, liyakatli, ahlaklı insanların elinde. O nedenle, onların yarısı kadar bütçe kullandığımız halde, onlardan misli misli fazla iş yapıyoruz, misli misli fazla hizmet yapıyoruz. Vatandaşından uzaklaşmış, vatandaşın halinden anlamadıkları için, onların aklına bile gelmezdi ama hadi diyelim ki bizden önce kreş ya da kent lokantası açmış veya süt dağıtmış olsalardı, bu işleri nasıl yaparlardı? Ben size söyleyeyim. Hemen araya, birilerini aracı olarak koymaya gayret ederlerdi. Araya bir yetmez, iki koyarlardı. Ve yine o bir avuç insanı besleyecek sistemleri oluştururlardı. Milletin parası millete giderken, mutlaka araya birlerinin ellerini sokarlardı. Biz o ellere, şöyle, ‘çek elini’ diyoruz, ‘çek elini’ diyoruz; tek tek onları geriye itiyoruz. Milletin parasıyla, milletin arasına kimseyi katmıyoruz kardeşim. Milletin parasını bir avuç insana onlar kepçeyle verirdi ya, şimdi biz millete kepçeyle veriyoruz. Onun hakkı çünkü, onun parası. İsraf düzeni, böyle işledi yıllarca. Biz, sosyal destekleri 6 kat arttırmakla kalmadık, sistemi temizledik. Onun için bizim projelerimiz, çoştukça coşuyor.”
“SOSYAL YARDIMLARI, SİYASİ İSTİSMAR KONUSU OLMAKTAN ÇIKARTTIK”
“Sosyal yardımları, siyasi istismar konusu olmaktan çıkarttık. Partili olmakla yardım almak arasında kurulan o niteliksiz, seviyesiz, milletimize, inancımıza, örf, adetimize yakışmayan o bağı, o partizanlığı kestik attık. ‘Ben sana yardımda bulunayım, sen de bana oy ver’ anlayışını. tarihe gömdük İstanbul'da. Bu, siyaseti de toplumsal ahlakı da bozar. Bu ülke ne çektiyse , ‘bizden olanlar-olmayanlardan’ çekti. Ben de diyorum ki; ‘Ey büyük Allah'ım, ben, vallahi billahi şurada insanların yüzüne bakarken o kadar içim ısınıyor ki, hangisini birbirinden ayırabilirim? Ellerim, kollarım uzasa da herkese bir sarılsa yani. Öyle bir nimetle, öyle anlatıyorum içimi. Başka türlü anlatamıyorum. Onun için biz tamamen buna son verdik. Bu konudaki hassasiyetimiz, ahlakımız daha net anlaşılsın diye bir örnek daha vereyim. Göreve gelir gelmez talimat verdim. Dedim ki, ‘Artık ihtiyaç sahibi ailelere yaptığımız gıda desteği, sadece bizim elimizde değil, muhtarlarla dağıtılacak.’ Muhtarı da milletimiz seçiyor. Bu ne demek biliyor musunuz? Yardım alan hemşehrimizin siyasi eğilimiyle ilgilenmediğimiz gibi, muhtarımızın da hangi siyasi görüşte olduğuyla da ilgilenmedik. Hangi partiye yakın olursa olsun, ben bütün muhtarlarıma eşit mesafedeyim ve milletimiz seçtiği için de saygı duyan bir belediye başkanı oldum.”şeklinde ifade etti.