Anneler Anneler Günü'nü Buruk Karşılıyor

Anneler, Anneler Günü'nü buruk karşılıyor

Muş'un merkezinde, terör örgütü PKK tarafından evlatları dağa kaçırılan anneler, Anneler Günü'nü çocuklarından ayrı geçirmenin üzüntüsünü yaşıyor.

Anneler, Anneler Günü'nü buruk karşılıyor

Muşlu Teker ve Özcan ailelerinin 7 Nisan 2021'de DEM Parti İl Başkanlığı önünde başlattığı oturma eylemi, 46 ailenin katılımıyla hala devam ediyor.

Her hafta çarşamba günleri DEM Parti Muş İl Başkanlığı önünde oturma eylemi yapan anneler, yıllardır ayrı kaldıkları çocuklarına kavuşacakları günü hayal ediyor.
Anneler, çocuklarına seslerini duyurmak ve teslim olmalarını istemek için çaba harcıyorlar.


Anne Ayten Koçhan, 8 yıl önce Bursa'da kaçırılan oğlu Ersin'den haber alamadığını dile getirerek, "Ersin, oğlum, Anneler Günü yaklaştı. Kaç yıldır Anneler Günü sensiz geçiyor. Beni görüyorsan, duyuyorsun dön gel yavrum. Artık sensiz dayanamıyorum. Bayramlar ve Anneler Günü sensiz geçti. Bu günler bizim için kara günler. Ben ve baban hastayız. Gel, devlete teslim ol. Bizi düşünmüyorsan kızını düşün, onun için gel. Kızını çok seviyordun, şimdi nasıl dayanıyorsun. 8 yıldır oğlum olmadan Anneler Günü'nü geçiyor. Artık dayanamıyorum. Her telefon çaldığında, her kapı çaldığında Ersin'den haber geldi diyorum." şeklinde konuştu.
Gülbahar Teker ise çocuğunun 11 yıl önce kaçırıldığını belirterek, "Çocuğumun peşini bırakmıyorum. Eyleme devam edeceğim. Çocuğumu getirip bize versinler. Anneler Günü geliyor. Bayram ve Anneler Günü bize zehir. Yeter anneler, babalar ağlıyor. Biz çocuklarımızı istiyoruz. Oğlum, eğer beni seviyorsan, kardeşini seviyorsan gel, devlete teslim ol. Kaç Anneler Günü oldu, kaç bayram oldu yalnızım. Gel annenin ve kardeşinin yanına dön." dedi.
Anne Şahinaz Özcan da 7 yıldır oğlu Atilla Özcan'dan haber alamadığını dile getirerek, "Oğlum, 7 yıldır senin hasretinden yatamıyorum, ne yapacağımı bilmiyorum. Seni çok özledim. Anneler Günü'nde, bayramda senin yolunu gözlüyorum. Bu Anneler Günü'nde gel. Oğlumu kandırdılar. Beraber yemek yiyorduk, kalktı gitti. Dedim 'Oğlum nereye gidiyorsun?' 'Anne çarşıya kadar gidip geliyorum.' dedi. Gidiş o gidiş, bir daha gelmedi. Oğlum için o kadar üzülüyorum ki ne yapacağımı bilemiyorum. Bu Kürt davası değil. Biz de Kürt'üz. Onların da çocukları var. Onlar da anne baba. Onların çocukları eve bir saat geç gelse nasıl dayanabilirler. Yazıklar olsun onlara. Kürt davası başkasının çocuklarını götürmek midir? Ben çocuğumu istiyorum. Atilla sesimi duyuyorsan gel devlete teslim ol. Anneler Günü'nde gel bizi yalnız bırakma." şeklinde konuştu.

 

DİĞER HABERLER