Depremden 2 gün sonra ailesiyle Olukbaşı Yaylası'ndaki evlerine giden Meryem Vural, AA muhabirine, afet anında kent merkezindeki evlerinde yaşadıklarını anlattı.
Vural, 3 katlı binanın birinci katında kaldıklarını ve sarsıntı bitene kadar evden çıkamadıklarını belirterek, "Depremden sonra evin önündeki odunluğa geçtik. Orada ateş yakarak bekledik. Ertesi gün de yayladaki evimize geldik." dedi.
O günden sonra yaylada yaşamlarını sürdürdüklerini ifade eden Vural, "Eşlerimiz işe gidiyor, biz de sobanın başında oturuyor, yemeğimizi yapıyoruz. Zaten yaz aylarında gelip 1-2 ay kalıyorduk. Artık buradan gitmeyi düşünmüyoruz. Çocuklar eve girmeye korkuyor. Bir çocuğum, 'Aşağıdaki evde canavar var.' diyor ve gitmek istemiyor." diye konuştu.
Gökalp Vural da depremin ilk gününde akşam ailesiyle geldikleri yayladan dönmediklerini kaydetti.
Depremde evlerinin duvar ve kolonlarında çatlaklar oluştuğuna işaret eden Vural, "Eve giremiyoruz. Herhangi bir aksilik olmazsa buradayız, bir yere gitmiyoruz. Aşağı inmeyi düşünmüyorum. Burada daha güvendeyiz. Yani çoluk çocuk hep beraber buradayız." dedi.
Hasan Biçici ise afette eşinin 4 akrabasını kaybettiğini ve evlerinde hafif hasar oluştuğunu söyledi.
Çocukların eve girme konusunda psikolojik olarak sıkıntı yaşadığına dikkati çeken Biçici, "Yaylada evimiz vardı, geldik. Her gün git gel yapıyoruz. Çocukları mümkün olduğunca yalnız bırakmamaya çalışıyoruz. Çocuklar eve girmekte problem yaşıyor. Hala girmek istemiyorlar. Uyuyamıyorlar bazen. En ufak şeyde sıkıntıyla uyanıyorlar." ifadelerini kullandı.
Biçici, travmayı atlatmanın zaman alacağını sözlerine ekledi. AA