Erbaş, hayırsever Erturhan ailesi tarafından 15 Temmuz
Mahallesinde yaptırılan anaokulu ve ilkokulunun açılış törenindeki
konuşmasında, hayırlı iş için kentte bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile
getirdi.
İslam medeniyetinin ilme ve bilime büyük önem verdiğini
anlatan Erbaş, geçmişte çok önemli sayıda alim ve bilim adamının insanlık için
farklı dallarda önemli hizmetler verdiğini ifade etti.
Müslüman için ilmin önemine ve gerekliliğine dikkati çeken
Erbaş, her bir Müslümanın öğrenmek ve araştırmak için çaba göstermesi
gerektiğini belirtti.
İslamiyet ile bilimin yakın ilişkisine değinen Erbaş,
konuşmasına şöyle devam etti:
"Tarihimize bakalım, bu medeniyetin mensuplarının
kaleme, kitaba, kütüphaneye, araştırmaya, incelemeye önem verdiği asırlarda hep
dünyaya yön vermişiz. 7. asırdan 17. asra kadar tam 10 asır. Bizim alimlerimiz
okullarda, medreselerde yetişen alimlerimiz gök cisimleriyle ilgili çalışmalar
yaparken yıldızların, güneşin, güneşin etrafındaki diğer gezegenlerin hal ve
hareketleriyle ilgili çalışmalar yaparken batıdan 'sen nasıl dünya döner
dersin' diye engizisyon mahkemelerine çarptırılıyordu ilim adamları. Ne zaman?
1600 yılında, halbuki bizim 7,8,9 ve 10'uncu yüzyıllarda yetişen alimlerimizin
o gün ortaya koymuş olduğu bilim 17'nci yüzyıldan sonra batının ithal ettiği,
üzerine koyarak bugünlere getirdiği o ilmi çalışmaların temeli
oluşturuyor."
İslam Medeniyetinin ayağa kalkması gerektiğini vurgulayan
Erbaş, "Bugün batılıların üzerine oturmuş olduğu bilimsel faaliyetlerin
neredeyse tamamının temeli İslam alimlerine dayanıyor, inanmayanlar gitsinler
İstanbul'da Fuat Sezgin Müzesi'ni görsünler. Fuat Sezgin hocamız ömrünü vererek
Almanya'da Frankfurt'ta 17 ciltlik Arap İslam araştırmalarının sadece isimlerini
tespit etti, 17 cilt... Onun için burada kaybettiğimiz 200 yılın telafisini
yapacağız inşallah." dedi.
Kur'an, tefsir, hadis, kelam ve fıkıh ilmi kadar matematik,
kimya ve fiziğin de önemli olduğunu vurgulayan Erbaş, "Kur'an ilimleri ne
kadar İslami ve dini ise tefsir, hadis, fıkıh, kelam ne kadar dini ise fizik,
matematik, kimya, tıp, tarih, coğrafya da o kadar dini ilimdir. Bizim ilim
tasnifimiz böyle, dini ilim din dışı ilim diye bir şey yok. O yüzden
anaokulundan başlayarak çocuklarımızı medeniyetimizin bize miras bıraktığı o
ilmi disiplin içerisinde çocuklarımızı yetiştirmeye gayret ediyoruz." diye
konuştu.
Gaziantep Valisi Kemal Çeber ise kentte eğitim alanında
yapılan yatırımların detayına değindi.
Emeği geçenlere teşekkür eden Çeber, "Erturhan
ailesinin kentimize kazandırdığı bu eser için kendilerine yürekten teşekkür
ederim. Burada geleceğimizi mimarı olan binlerce çocuğumuz inşallah eğitim
görecek." dedi.
Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin de kentte ailelerin
hayır işinde birbiriyle adeta yarıştığını ifade ederek, "Bu muazzam eseri
kentimize kazandıranlara ne kadar teşekkür etsek azdır. Burada pırıl pırıl
gençler yetişecek. Geleceğimiz onlara emanet." ifadesini kullandı.
Konuşmanın ardından Erbaş ve diğer protokol üyeleri okulun
açılışını gerçekleştirip, eğitim yuvasını gezdi.
Programa Türkiye Diyanet Vakfı Genel Müdürü İzani Turan, İl
Müftüsü Hüseyin Hazırlar, İl Milli Eğitim Müdürü Yasin Tepe, Erturhan ailesi ve
diğer ilgililer katıldı.