Hekim maaşları üzerinden meslek grupları kıyaslama yapılan bir siyaset anlayışını kabul etmemiz mümkün
değildir. Eğitime öğretime saygının liyakatın olmasını söyleyen Sahim-Sen
Başkanı Özlem Akarken, ‘‘Eğitime verilen değer her geçen gün azalmakta, yeni
eğitim politikaları ile geleceğimiz karanlığa sürüklenmekte. Çalışma koşulları
her gün daha da zorlaşmakta, memur emeklileri ise yok olma tehlikesiyle karşı
karşıya kalıyor ve geçinmekte zorlanıyorlar’’ dedi.
Enflasyonun somut gerçekleri, sıkı para politikalarının
enflasyonu düşürmediğini, alım gücünü zayıflattığını ve geçim zorluklarını
artırdığını göstermekte. Adil ve doğru sonuçlara ulaşmak için siyasetin ve
karar vericilerin, enflasyonun sebebini emekçiler ve emekliler gibi
göstermekten vazgeçmesi gerekmekte. Dünya Enflasyon Ligi'nde üçüncü sıradaki
yerimizi istikrarlı bir şekilde korumaktayız. Mevcut sıkılaştırma politikaları
ve faiz artırımlarının enflasyonu düşürmeyi amaçladığını, ancak bu
politikaların üretim ve yatırımı olumsuz etkilediğini, gelir dağılımını
bozduğunu ve adaletsizliği derinleştirdiğini vurgulayan Akarken,
"Sıkılaştırma politikaları, alım gücünü eritiyor ve geçim sıkıntısını
büyütüyor. Ekonominin düzelmesi için üretime ve yatırıma öncelik verilmesi
gerekmektedir." dedi.
Yeni ekonomi yönetiminin bir yılı neredeyse dolmak üzere ve
ülkemiz enflasyonda kıyaslama olacak belki ama Venezuela’dan bile kötü duruma
çekilmekte. Düşük emekli maaşlarımızın iki nedeni var; emekli maaşı hesaplama
sisteminin 2000 ve 2008’de değiştirilmesi ve TÜİK’in enflasyon verilerini
açıklama şekli etkilemekte. Katsayılarda düzenleme yapılmaması ve emekliliğe
yansıyan maaş sisteminin oluşturulmaması da bu duruma katkı sağlamakta olduğunu
belirten Akarken, ‘‘Örneğin, emekli maaşı Temmuz’da ENAG’a göre %40 civarında
artmalı. Her dönem enflasyon kayıplarının etkilerini halkımız yaşamakta ve
yaşamaya devam etmekte. Seyyanen zamların emeklilere verilmemesi ve istenmemesi
büyük bir eksikliğe yol açmakta. Halkımız, katsayı düzenlemeleri ile emekliliğe
yansıyan değişiklikler ve her zaman söylediğimiz gibi vergide adalet
bekliyor.’’ dedi.
Kamu çalışanlarının maaşlarının enflasyona ayak uydurmakta
yetersiz kaldığını ve tasarruf düzenlemeleri ile bu durumun daha da
kötüleştiğini belirten Akarken, "Kamu çalışanlarının ekonomik durumlarının
iyileştirilmesi için ek zam ve refah payı şarttır. Kamu çalışanları, bu ülkenin
bel kemiğidir. Onların haklarını korumak ve refah seviyelerini yükseltmek için
mücadelemizi sürdüreceğiz." dedi ve sözlerine devam eden Akarken, ‘‘Sağlık
kurumlarında çalışanların tek kalem maaş talepleri karşılanmalı, giyim yardımı,
yemek bedeli indirimli ulaşım kartı ve nöbet ücreti gibi ödemeler günümüz
koşullarına uygun makul seviyelere gelmesi talep edilmekte. Amacımız, “Yaşamak
ve yaşatmak” idealimizi hayata geçirmek. Taleplerimizde, mücadelemizde her
zaman Atatürk ilke ve inkılaplarının izinde, T.C. Anayasası ve yargı
kararlarının uygulanması ve hak, hukuk, adaletin sağlanması için
çabalamaktayız.’’ dedi.