Toplantıda konuşma yapan HDP'li Önder, "Sayın Öcalan İmralı’da, ilk günlerinde, ‘Eğer bu ülkede demokratikleşme hayata geçmezse darbe gündeme gelir’ demişti." ifadelerini kullandı.
Önder'in bu sözlerine salondaki TOBB üyelerinden tepki geldi. Bazı üyeler ıslık çalıp, bağırarak Önder'i protesto etti.
Önder ise "Bu tepkiler güzel ama keşke bunu darbelere değnekçilik ederken de düşünseydiniz, söyleseydiniz." ifadesini kullandı.
Önder'in, konuşmasındaki ısrarlı tutumuna TBMM Başkanı İsmail Kahraman da tepki gösterdi.
Konuşmasına devam eden Önder, "12 Eylül faşist darbesinden 12 yıl ceza almışım. Daha 16 yaşında cezaevine girmişim. Sizden demokrasi dersi alacak en son kişiyim. Bu ülkenin Cumhurbaşkanı, bir partinin adını söylemekten imtina ediyor. Darbeyle böyle mücadele edilmez." diye konuştu.
Salondaki gerginliğin daha fazla artması üzerine, Meclis Başkanı Kahraman kürsüye gelerek Önder'den konuşmasını bitirmesini ve kürsüden inmesini istedi. Sırrı Süreyya Önder, konuşmasını sürdürmekte ısrar edince Kahraman mikrofonu kapattırdı. Önder daha sonra salondan ayrıldı.
Önder'in salondan ayrılması üzerine TOBB üyelerine kısa bir konuşma yapan TBMM Başkanı Kahraman, Önder'i insan olarak tanıdığını vurgulayarak, "Sırrı Bey'in bir içerideki konuşması var, bir de böyle kalabalık gördüğündeki konuşması. Bunu bildiğim için sabır gösterdim." dedi.
Kahraman, "Bu ülkeyi böldürmeyeceğiz, bayrağı indirmeyeceğiz, bir başka devlet kurdurmayacağız... Bunlar istisna, gel geç. Mühim değil." değerlendirmesinde bulundu.
İsmail Kahraman, konuşma sırasında salona giren Türk-İş Başkanı Ergün Atalay'a "Ergün Bey niye dışarı çıktınız? Siz nasıl çıkarsınız? Buranın sahibisiniz. Süreyya Bey'e kızdı, dışarı çıktı. O dışarı çıktı zaten." ifadelerini kullandı.
"Ergün Bey'in çıkışının yanlış olduğunu kabul edenler el kaldırsın" şeklinde espri yapan Kahraman, "Sırrı Bey'e bakmayın. Provake edici bir konuşma yaptı." dedi.
Önder'in, kendisine tepki gösteren Hak-İş Başkanı Mahmut Arslan'a "Türk-İş Başkanı" diye hitap ettiğini belirten Kahraman, "Hak-İş ile Türk-İş'i bilmiyor. Gözlerinde de biraz görme bozukluğu var bazı insanların. Hendekleri görmüyorlar." diye konuştu.
İstisnanın kaideyi bozmayacağını ifade eden Kahraman, "Her yer tertemiz değildir. Her şehirde her şey temiz değildir ama her şehirde bir kanalizasyon vardır." dedi.
STK'ların darbe girişimine karşı ortak açıklamasını okuyan TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, önde gelen 538 sendika konfederasyonunun, meslek ve sivil toplum kuruluşu temsilcisiyle birlikte TBMM'de bulunduklarına dikkati çekti. Hisarcıklıoğlu, Meclisin, 15 Temmuz cuma günü demokrasiye TBMM'nin vatan hainleri tarafından tarihinde ilk defa bombalandığını, ancak kahramanca direndiğini ve gazi unvanını bir kez daha hak ettiğini belirten Hisarcıklıoğlu, demokrasi ve hukuk devleti olmadan STK'ların var olamayacağını vurguladı.
Rifat Hisarcıklıoğlu, STK'lar olarak Türkiye'nin geleceği için demokrasi dışında bir seçenek görmediklerine değinerek, halkın darbe girişiminin başladığı cuma gecesinden sabahın ilk ışıklarına kadar direnmesinin ülkenin geleceğine dair herkesi umutlandırdığını anlattı.
Hisarcıklıoğlu, şöyle devam etti:
"Ülkemizin bütün demokratik kurumları ve milletimiz, bu alçakça saldırı karşısında demokrasimizi sahiplendi. Medya çalışanları, silahlı baskınlara direnerek, milletin haber alma özgürlüğünü korumak için kendi canlarını tehlikeye attı. Cumhurbaşkanımız, Meclis Başkanımız ve Başbakanımızdan başlayarak Mecliste grubu bulunan tüm siyasi partilerin genel başkanları ve kitle örgütleri ilk andan itibaren dik durarak, darbecilerin hesabını boşa çıkardılar. Milletimiz, yollarda tanklar araçları ve insanları ezerken, havadan bombalar düşerken, yoğun ateş altındayken yılmadan alanları doldurdu. Milletimiz, demokrasi konusundaki kararlılığını ve azmini ortaya koydu. Kahraman emniyet güçlerimiz ve şerefli Türk askerleri, darbe teşebbüsünün başarıya ulaşmaması için yeminlerine sadık kalarak canlarını ortaya koydular. Hainleri suçüstü yakaladılar. Türkiye, bir bütün olarak kendisine yakışanı yaptı. Demokrasimiz olgunluk imtihanını başarıyla geçti. Türk demokrasisi ve Türkiye Cumhuriyetinin demokratik kurumları, artık kaba kuvvete teslim olmayacak kadar güçlü olduğunu kanıtladı. Ülkemizin 93 yıldaki tüm siyasi ve ekonomik kazanımlarına kast edenler başarısız oldular."
TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, önde gelen sivil toplum kuruluşlarının 15 Temmuz gecesinin karanlık saatlerinin birlik ve beraberlik içinde aşılmış olmasından dolayı mutluluk duyduğunu bildirdi.
Darbe girişiminin yaşandığı gece oluşan demokrasi mutabakatının devam etmesini talep etmek üzere Gazi Meclise geldiklerine işaret eden Hisarcıklıoğlu, şunları kaydetti:
"Bundan böyle ülkemizin geleceği için adımlar atılırken, bugünkü demokrasi mutabakatı hiç unutulmasın. Ortak akıl daim olsun. Milletin kayıtsız şartsız egemenliğini hiçe sayan bu darbe teşebbüsü, ülkemizin kurumsal altyapısının güçlendirilmesi gerektiğini de hepimize gösterdi. Bu yönde tedbirlerin alınacağı, adımların atılacağı yer TBMM'dir. Bir yandan milli egemenliğe saldıran vatan hainlerinden hukuka uygun olarak yüce Türk adaleti önünde hesap sorulmalı, öte yandan bu tür alçakça saldırıları engellemek için siyasetin alması gereken tedbirler hızla hayata geçirilmeli. Kahraman ordumuzu ve vatansever askerlerimizi de hiçbir şekilde yıpratmamalıyız. Bizler ülkemizin 538 sendika konfederasyonu, meslek ve sivil toplum kuruluşu temsilcisi olarak, bugün yüce Meclisimizi ziyaret ederek, demokrasi nöbetine devam ediyoruz. Bizler, milli iradeye sahip çıkıyoruz. Geleceğe ve çocuklarımıza daha güçlü, daha huzurlu, daha müreffeh, daha demokratik bir ülke bırakmak hepimizin görevidir. Bu nedenle, hızla hep birlikte çalışmaya odaklanmalıyız." dedi.