İNSAN CANIYLA UĞRAŞANLARIN ŞİDDETTEN İZOLE EDİLMESİ GEREKİR
Sağ gözüne yumruk yedikten sonra kendinden geçtiğini, sol gözünü acil serviste açtığını ifade ederek açıklama yapan Üroloji Uzmanı Dr. Durmuş Alparslan Demirci, “Koridorda gelen sesler üzerine baktığımda göz servisi önünde küfürlü konuşup, bağıranları gördüm. Hastamızı ameliyathaneye almazsanız biz bu hastaneyi yakarız. Burada çalışanların, doktorların anasını, avradını bilmem ne yapayım diye benim söyleyemeyeceğim tarzda küfürler ediyorlardı. Ben’de sakinleştirmek için yanlarına yaklaştım. Arkadaşlar ben üroloji hekimiyim. Sakin olun. Elbette sizin hastanızda ameliyata alınacaktır dedim. Benim’de doktor olduğumu anlayınca hasta yakını olan 3 kişi birden bana saldırdı. Gözümün üstüne yediğim yumruktan sonra mide bulantısı, kusma ve bilinç kaybı yaşadım. Diğer gözümü acil serviste açtım. Arkadaşlar beni getirmiş. Darbe aldığım gözümden ha önce ameliyat olmuştum. Canım çok yandı. Görme problemim sürüyor. Ben bir insanın başka insana şiddetine zaten karşı olan biriyim. Ama insanların hayatını kurtaran, insan canıyla uğraşan hekim ve sağlık çalışanlarının şiddetten izole edilmesi gerekir. İnsanlık dışı davranışları hiç kimseye yakıştırmıyorum. Saldırganların hastası benim hastam olmadığı gibi bizim servisin hastası bile değildi. Bana bunu yapanlardan şikayetçiyim. ‘Beyaz Kod’ uygulandı” diyebildi.
TABİP ODASI BAŞKANINDAN GEÇMİŞ OLSUN ZİYARETİ
Saldırı haberini alır almaz hastaneye koşarak darp edilen Uzman hekim Durmuş Alparslan Demirci’ye geçmiş olsun dileklerini ileten Adana Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. H. Neslihan Önenli Mungan, burada yaptığı açıklamada “Sağlıkta kışkırtılmış şiddet her gün bir veya birkaç hekimin veya sağlık çalışanının ya canına ya da onuruna kast ediyor. Hastane içinde bağırıp, küfürler savurarak gezen hasta yakınlarını yatıştırmak, sorunlarını anlayıp yardımcı olmak ve başka birilerine zarar vermelerini önlemek isteyen doktora kalkan el cezasız kalmamalıdır. Meslektaşımız Üroloji Uzmanı Dr. Durmuş Alparslan Demirci, hasta yakınları tarafından darp edildi, fiziksel ve sözlü şiddete uğradı. Hekimimiz kafa travması ve gözde yaralanma nedeniyle hastaneye yatırılarak tedavi altına alındı. Darp edilen meslektaşımız kendisini merak ederek telefon açan evladına ve eşine, kendi hastasının yakını bile olmayan birilerinin tüm yaşam hıncını çıkartmak istercesine kendisine saldırdıklarını, bu nedenle yaralandığını ve hastanede yattığını anlatamadı. Utandı, üzüldü ve sadece ameliyatının uzadığını söyleyebildi. Çünkü hem bedeni, hem de meslek-insanlık onuru ağır bir biçimde zedelenmişti. Üstelik bu bir ilk değildi. Verilen adli cezalara rağmen aynı hastanede veya farklı sağlık kurumlarında, doktora, hemşireye veya diğer sağlık çalışanlarına şiddet her gün karşılaştığımız bir durum haline gelmişti. Neden mi? Nedeni çok basitti. Sağlıkta aksayan her şeyin bedelinin hekime ve sağlık çalışanına ödetilmeye çalışılarak sorunlarından sıyrılmayı amaçlayan demeçler, tavırlar ve politikalar. Halka hekimleri paragöz, çalışmayı sevmeyen bir meslek grubu olarak göstermeye çalışarak şiddeti özendiren ve meşru kılmaya yönelten tüm bu politikaları ve bu politikaları üretenleri kınıyor ve derhal kalıcı, çözüm odaklı tedbirler alınmasını talep ediyoruz.” Diye konuştu.Darp edilen Uzman Dr. Durmuş Alparslan Demirci’yi hekim arkadaşları yalnız bırakmazken, gözünü muayene eden hekim arkadaşlarına kendisini darp edenlerin hastalarının tedavisini aksatmamaları yönünde söylemde bulunduğu gözlendi.